Medeni Usul Hukuku

Yetki Sözleşmesi Nedir? Koşulları Nelerdir?

Yetki sözleşmesi, yetkisiz mahkemeyi yetkili hale getiren ya da yetkili mahkemeyi yetkisiz yapan sözleşmelere verilen addır. Yetki sözleşmeleri asıl sözleşmenin koşulu ya da ayrı bir sözleşme olarak yapılabilir.

HMK m.17’ye göre, yetki sözleşmesinin yapıldığı durumda taraflar aksini kararlaştırmamışsa dava sadece yetkili sözleşme ile belirlenen mahkemelerde açılabilir. Böyle bir durumun varlığında tarafların aksini kararlaştırmadığı sürece yapılan bu yetki sözleşmeleri münhasır yetki sözleşmeleri niteliği taşır.

Tarafların yetkili kıldıkları mahkemenin yanında kanun gereği yetkili kılınan genel ya da özel yetkili mahkemelerin de devam etmesini istediği durumda bu hususu yetki sözleşmesinde ayrıca belirtmek zorundadır.

HMK m.19/2 ye göre münhasır yetki kesin yetki kuralı niteliği olmadığından dolayı mahkemece re’sen gözetilmez.

Yetki Sözleşmesinin Koşulları

Yetki sözleşmesinin koşulları aşağıdaki gibidir:

  • Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.
  • Tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edemeyecekleri konular ile kesin yetki hâllerinde, yetki sözleşmesi yapılamaz.
  • Yetki sözleşmesinin geçerli olabilmesi için yazılı olarak yapılması, uyuşmazlığın kaynaklandığı hukuki ilişkinin belirli veya belirlenebilir olması ve yetkili kılınan mahkeme veya mahkemelerin gösterilmesi şarttır.
  • Bölge adliye mahkemeleri için yetki sözleşmesi yapılamaz.
  • Ticaret mahkemesi hakkında yetki sözleşmesi yapılamaz.

Yetki İtirazı Ne Demek?

Yetki İtirazı Ne Demek?

Yetki itirazı, bir mahkemenin önüne gelen davaya yer bakımından bakma hakkının olmadığına dair itirazdır. Yetki itirazının öne sürüleceği zaman ve şekil mahkemenin yetkisinin kendisine ait olup olmadığına göre değişiklik gösterir. Yetkinin kesin olduğu davalarda, mahkeme yetkili olup olmadığını, davanın sonuna kadar kendiliğinden araştırmak zorundadır; taraflar da mahkemenin yetkisiz olduğunu her zaman ileri sürebilir.

Yetkinin kesin olmadığı davalarda yetki itirazının cevap dilekçesinde ileri sürülme şartı vardır. Kesin yetki kurallarının bulunmadığı hallerde yetki itirazı ilk itiraz olarak ileri sürülebilir. Cevap dilekçesini verme süresi, dava dilekçesinin davalıya tebliğinden itibaren iki haftadır. Ancak, durum ve koşullara göre cevap dilekçesinin bu süre içinde hazırlanmasının çok zor yahut imkânsız olduğu durumlarda, yine bu süre zarfında mahkemeye başvuran davalıya, cevap süresinin bitiminden itibaren işlemeye başlamak, bir defaya mahsus olmak ve bir ayı geçmemek üzere ek bir süre verilebilir. Ek cevap süresi talebi hakkında verilen karar taraflara derhâl bildirilir.

Cevap süresi, dava dilekçesinin davalıya tebliğinden itibaren iki haftadır. Ancak mahkeme durum ve koşullara göre cevap dilekçesinin bu süre içinde hazırlanmasının çok zor yahut imkânsız olduğu durumlarda, yine bu süre zarfında mahkemeye başvuran davalıya, cevap süresinin bitiminden itibaren işlemeye başlamak, bir defaya mahsus olmak ve iki haftayı geçmemek üzere ek bir süre verebilir. Ek cevap süresi talebi hakkında verilen karar taraflara derhâl bildirilir.

Yetkinin kesin olmadığı davalarda, davalı, süresi içinde ve usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunmazsa, davanın açıldığı mahkeme yetkili hâle gelir.

İlk itirazlar, dava şartlarından sonra incelenir. Ayrıca ilk itirazlar, ön sorunlar gibi incelenir ve karara bağlanır.

Yetkisizlik Kararı Nedir?

Yetkisizlik Kararı Nedir?

Yetkisizlik kararı mahkemenin önündeki davaya yer bakımından bakma hakkının bulunmadığı karardır. Yetkisizlik kararı usuli karar niteliği taşır. Mahkeme, yetkisizlik kararında yetkili mahkemeyi de gösterir. Aynı zamanda yetkisizlik kararı ara karar niteliği taşımamakta olup usul yönünden nihai bir karardır.

Yetkisizlik Kararı Üzerine Yapılacak İşlemler

Yetkisizlik kararı üzerine yapılacak işlemler HMK m.20 de düzenlenmiştir. Buna göre;

Görevsizlik veya yetkisizlik kararı verilmesi hâlinde, taraflardan birinin, bu karar verildiği anda kesin ise tebliğ tarihinden, süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkemeye başvurarak, dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi gerekir.

Aksi takdirde dava açılmamış sayılır ve görevsizlik veya yetkisizlik kararı veren mahkemece bu konuda resen karar verilir. Dosya kendisine gönderilen mahkeme, kendiliğinden taraflara davetiye gönderir.

Av. Ahmet EKİN & Duygu Maide KARATAŞ

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu