İçtihatlar

Yavşak Şeklindeki Mesak Hakaret Suçunu Oluşturur Mu

 

“Neredesin yavşak” şeklinde gönderilen mesaj hakaret suçunu oluştururken “aç lan telefonu” şeklindeki mesaj hakaret suçunu oluşturmaz.

Yargıtay 4. Ceza Dairesi Esas: 2020/15317, Karar: 2022/15453, K. Tarihi: 20.06.2022

Hakaret suçu; Türk Ceza Kanunu madde 125’te düzenlenmiş olup bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına zarar vermek amacıyla sözlü veya yazılı olarak bir iftira veya aşağılama içeren davranışta bulunulması ile gerçekleşir.

Suçun gerçekleşmesi için kişinin, başkasının onur, şeref ve saygınlığına zarar verme amacıyla davranmış olması gerekir. Hakaret, sözlü veya yazılı olarak gerçekleşebilir. Sözlü hakaret sözle yapılan aşağılama veya küçük düşürme anlamına gelirken yazılı hakaret ise yazılı belgeler, mektuplar, mesaj yoluyla yapılan hakaretleri ifade eder.

Hakaret suçu; iftira veya aşağılama içeren bir davranışı kapsar. İftira, bir kişinin suçuz olduğu halde suçlu gibi gösterilmesi anlamına gelirken aşağılama ise bir kişiyi küçük düşürme, onurunu zedeleme anlamına gelir. Hakaret suçu mağdurun şikayeti üzerine işlem görür. Mağdur hakaret eden kişi hakkında şikayette bulunur ve akabinde yeterli delilin bulunması halinde dava açılır.

Hakaret suçu, Türk Ceza Kanunu’na göre altı aydan iki yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılmaktadır. Bu ceza; hakaretin niteliğine ve şiddetine göre değişebilir.

Yargıtay 4. Ceza Dairesi’nin 2016/13926 Esas, 2022/15453 Karar sayılı ve 20.06.2022 tarihli ilamında; “Neredesin yavşak” şeklinde gönderilen mesaj hakaret suçunu oluşturduğu, “aç lan telefonu” şeklindeki mesaj hakaret suçunu oluşturmadığı içtihat edilmiştir.

Yargıtay 4. Ceza Dairesi Esas: 2016/13926, Karar: 2022/15453, K. Tarihi: 20.06.2022

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Sanık … hakkında; 5237 sayılı TCK’nın 86/3-e maddesi gereğince kamu davasının açıldığı, kovuşturma aşamasında ise eylemin silahtan sayılan herhangi bir cisimle gerçekleştirilmediğinin kabulü ile 5237 sayılı TCK’nın 86/3-e maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verildiği, bu nedenle sanığa atılı TCK’nın 86/2. maddesi kapsamında kalan kasten yaralama suçunun uzlaşmaya tabi hale geldiği anlaşılmakla, sanık hakkında sayılı Kanun ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. ve 254. maddeleri uyarınca uzlaştırma hükümlerinin uygulanması ve sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
2- Sanık … hakkında; mala zarar verme, tehdit ve hakaret suçlarından kamu davası açıldığı ancak kovuşturma aşamasında tehdit eyleminin TCK’nın 106/1-1. cümlesinde düzenlenen tehdit suçunu oluşturduğunun kabul edilmiş olması, mala zarar verme suçundan ise beraat kararı verilmesi karşısında, hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun ile değişik CMK’nın 253/1. madde hükmü uyarınca, sanığa atılı TCK’nın 106/1-1. cümlesinde düzenlenen tehdit suçunun uzlaştırma kapsamına alınmış olması nedeniyle TCK’nın 125/1. maddesinde düzenlenen hakaret ve TCK’nın 106/1-1. cümlesinde düzenlenen tehdit suçlarından aynı Kanun’un 253 ve 254. maddeleri gereğince uzlaştırma hükümlerinin uygulanması ve sonucuna göre sanığın hukuksal durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
3- Kabule göre de;
Sanık …’nın oluşa ve dosya kapsamına göre, sanık …’a göndermiş olduğu “nerdesin yavşak” şeklindeki mesajının hakaret suçunu oluşturması karşısında, sanık …’a yönelik “aç lan telefonu” şeklindeki mesajların, onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici, kaba ve nezaket dışı hitap tarzı niteliğinde olduğunun anlaşılması karşısında, somut olayda zincirleme suç hükümlerinin uygulanma koşullarının bulunmadığı gözetilmeden, yerinde olmayan gerekçeyle TCK’nın 43/1. maddesinin uygulanması suretiyle fazla ceza tayini,
Kanuna aykırı ve sanıklar … ve … müdafilerinin temyiz nedenleri yerinde görülmekle, tebliğnameye aykırı olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 20/06/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

 

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu