İçtihatlar

Tutarak Yanaktan Öpme Eylemi Sarkıntılık Düzeyinde Cinsel Saldırı Suçunu Oluşturur

Tutarak yanaktan öpme eylemi, ani ve kesintili gerçekleşmesinden dolayı sarkıntılık düzeyinde cinsel saldırı suçunu oluşturur. 

Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2021/4626 Esas, 2023/501 Karar, 08.02.2023 K. Tarihi

Türk Ceza Kanunu’nun 103/1 ve 102/1-2 maddelerinde tanımlanan “sarkıntılık” suçu, cinsel içerikli bir fiilin mağdurun vücuduna kasten yapılan temasıyla gerçekleşir. Bu temas, anlık ve tekrarlanmayan dokunuşlar, sarılmalar, temaslar, öpme veya elleme gibi davranışlar şeklinde olabilir. Ancak, bu davranışlar saldırı veya istismar düzeyine ulaşmayacak şekilde sınırlı kalmalıdır. Ayrıca, mağdurun tepkisi karşısında hemen sonlandırılan cinsel amaçlı eylemler de bu suç kapsamında değerlendirilir. 

Cinsel saldırı veya istismar ile sarkıntılık suçlarının ayırt edilmesinde bu kriterler önemli rol oynar. Sarkıntılık suçunda failin kasıtlı davranışları ve temasın sınırlı yoğunluğu, suçun niteliğini belirler. Anlık ve hafif temasların olduğu durumlarda sarkıntılık suçu söz konusu olabilirken, sürekli ve sistemli bir şekilde mağdura yönelen cinsel saldırı veya istismar durumlarında ise daha ağır suçlar söz konusu olmaktadır.

Yargıtay Ceza Genel Kurulu kararlarında, cinsel saldırı veya cinsel istismar ile sarkıntılık suçlarının ayırımında esas alınacak kriterler; failin belirlenebilir kastı, eylemin yöneldiği bölge ve sayısı, sürdürülen zaman dilimi, eylemin ani ve kesintili olup olmadığı, eylemin geçtiği yer, eylemin sona erme biçimi olarak özetlenmesi mümkündür.

Yargıtay 9. Ceza Dairesi’nin 2021/4626 Esas, 2023/501 Karar sayılı ve 08.02.2023 tarihli ilamında; tutarak yanaktan öpme eylemi, ani ve kesintili gerçekleşmesinden dolayı sarkıntılık düzeyinde cinsel saldırı suçunu oluşturduğu içtihat edilmiştir.

Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2021/4626 Esas, 2023/501 Karar, 08.02.2023 K. Tarihi

Dava ve Karar: Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKİ SÜREÇ

1.Devrek Asliye Ceza Mahkemesinin, 15.01.2015 tarihli ve 2014/478 Esas, 2015/19 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında cinsel saldırı suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 102 nci maddesinin birinci fıkrası, aynı Kanun’un 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

2.Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 07.02.2018 tarih ve 14-2015/107317 sayılı onama görüşlü Tebliğname ile Dairemize tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

Sanık Müdafinin Temyiz Sebepleri

Eylemin gerçekleşmediğine, olay yeri olduğu iddia edilen yerin ve zamanın suçun işlenmesine imkan vermediğine, keşif yapılmadığına, sanığın daha önceden benzer suçlardan sabıkası bulunmadığına, tanıkların görgüye dayalı bilgisi olmadığına, somut delil bulunmadan mahkumiyet kararı verildiğine ve diğer hususlara ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR

İlk Derece Mahkemesinin Kabulü

Katılanın, sanığın arkadaşının eşi olduğu, olay günü katılanın kayınpederine kızını bıraktığı, kızını bıraktıktan sonra iş yerine dönerken sanığın katılanın peşinden gittiği, Eğerci Beldesi düğün salonu önüne geldiğinde sanığın katılanı tutarak yanağından öptüğü ve \”Yanağın ne tatlı imiş\” dediği, böylece sanığın cinsel saldırı suçunu işlediği vicdani kanaatine varılarak sanığın cezalandırılmasına karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE

1.Tüm dosya kapsamına göre sanığın, olay günü reşit mağdureyi tutarak yanağından öpmesi şeklinde sübuta eren eyleminin kısa süreli, ani ve kesintili gerçekleşmesinden dolayı 5237 sayılı Kanun’un 102 inci maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesinde düzenlenen sarkıntılık suretiyle cinsel saldırı suçunu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması neticesinde fazla ceza tayini hukuka aykırı bulunmuştur.

2. Diğer Temyiz Sebepleri Yönünden

Yargılama sürecindeki işlemlerin usul ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı anlaşıldığından, sanık müdafinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.

3.Bozma sebebine uygun olarak Tebliğnamede onama isteyen görüşe iştirak edilmemiştir.

V. KARAR

Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Devrek Asliye Ceza Mahkemesinin, 15.01.2015 tarihli ve 2014/478 Esas, 2015/19 Karar sayılı kararına yönelik sanık müdafin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

08.02.2023 tarihinde karar verildi. (¤¤)

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu