Tehir-İ İcra (İcranın Geri Bırakılması) Süreci
Tehir-i icra, borçlu hakkında başlatılan ve ilama dayalı icra takibinde takip dayanağı ilam için yasa yoluna başvurulması üzerine belirli koşulların gerçekleşmesi halinde mahkeme kararıyla mevcut icra takibinde bir sonraki aşamaya geçilmemesi, icra takibinin durdurulmasıdır. Bu yazıda tehir-i icra sürecinin aşamaları anlatılacaktır.
Kesinleşmeden icraya konu edilebilecek ilamlar dışında, icra takibine dayanak olan ilam için yasa yoluna başvurulmuş olması tek başına icra takibini durdurmaz. Takibin durdurulması için ilama karşı istinaf veya temyiz yoluna başvuran borçlunun teminat karşılığında takibin yapıldığı yer icra dairesinin bulunduğu icra mahkemesinden icranın durdurulması kararı almış olması gerekir.
İcranın durdurulması (tehir-i icra) kararı verilebilmesi için gerekli şartlar şunlardır:
Borçlu Hakkında İlama Dayalı İcra Takibi Başlatılmış Olmalı
Mahkemece verilen ara kararlar ya da geçici hukuki koruma kararları (ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz, delil tespiti vb.) ilam sayılmadığından bu kararlar için icranın geri bırakılması isteminde de bulunulamaz. İlam niteliğindeki belgelerin icra takibine konu olması durumunda icranın durdurulması kararı da verilemez zira ortada bir mahkeme kararı yoktur.
İlam niteliğindeki belgeler İcra ve İflas Kanunun 38. Maddesinde örneklenmiştir. (Mahkeme huzurunda yapılan sulhler, mahkeme huzurunda yapılan kabuller, para borcu ikrarını içeren düzenleme şeklinde hazırlanan noter senetleri, istinaf kefaletnameleri, temyiz kefaletnameleri ve. icra dairelerindeki kefaletnameler).
İlam Henüz Kesinleşmemeli veya İcraya Konu Edilebilmesi İçin Kesinleşme Zorunluluğu Olmamalı
Kesin olarak verilen ya da kesinleşmiş olan ilamlar ile icraya konu edilebilmesi için kesinleşmesi zorunlu olan ilamlar için icranın durdurulması istenemez.
Hukuksal Bir Engel Olmamalı
İcranın durdurulması kararı verilebilmesi için takibe dayanak olan ilamın durdurulması yönünde yasal bir engel olmamalıdır. Nafaka verilmesine İlişkin bir hükme karşı istinaf yoluna başvurulması hükmün icrasını durdurmayacağı gibi üst mahkeme de nafaka ilamının icrasının durdurulmasına karar veremez.
Yasa Yoluna Başvurulmalı ve Bu Belgelendirilmeli
İcranın durdurulması kararı verilebilmesi için icra takibine dayanak olan ilam hakkında olağan kanun yollarına (temyiz, istinaf) başvurulmuş olmalı ve bu başvuru belgelendirilmeli. İlk derece mahkemesinin verdiği karar hakkında istinaf yolu kapalıysa icranın geri bırakılması kararı verilemez. Uygulamada icra takibine dayanak olan ilamın verildiği mahkemeye icra takip işlemini yürüten icra dairesine ilgili ilam için istinaf kanun yoluna başvurulduğuna dair derkenar yazılması talebi gönderilir.
Derkenar yazısı icra müdürlüğüne ulaştıktan sonra dosyanın kapak hesabı yapılması isteminde bulunulur çünkü icranın durdurulması kararının verilebilmesi için icra takip dosyasına belirtilen kapak hesabı tutarında teminat yatırılması gerekir. Teminat şartı nakit veya kesin ve süresiz banka teminat mektubu şeklinde sağlanabilir. Burada dikkat edilmesi gereken husus teminat şartının teminat mektubu şeklinde sağlandığı durumlarda teminat mektubu icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesince uygun bulunmalı ve bu karar da icra dosyasında bulunmalıdır. Aynı zamanda teminat mektubunun fiziki olarak icra dairesine teslim edilmesi gerektiği hususu unutulmamalıdır.
Borçlu Tehir-İ İcra Talebinde Bulunmalı
İcranın durdurulması için borçlunun icranın durdurulması isteminde bulunması gerekir.
Takibi Yapan İcra Müdürlüğünden Mehil (Süre) Alınmalı
Borçlunun takip işlemini yürüten icra müdürlüğüne başvurarak icranın durdurulması hakkında bir karar getirinceye kadar kendisine uygun bir süre verilmesi talebinde bulunması gerekir. Borçluya süre verme yetkisi icra müdürüne ait olmakla beraber nafaka hükümleri hakkında mehil vesikası (süre belgesi) verilemez.
İcra müdürü gerekli koşullar oluştuğu takdirde borçluya süre vermesi gerekir zira icra müdürünün bu konuda takdir yetkisi yoktur. İcra müdürü teminat koşulunun yerine getirildiğini tespit ettikten sonra borçluya takibin yapıldığı yer icra mahkemesinden karar alınmak üzere icranın durdurulması kararı getirebilmesi için uygun bir süre verilir. İcranın durdurulması kararı verilebilmesi için icra müdürünün borçluya verdiği süreyi gösteren belgeye mehil vesikası denir. Kanunda sürenin ne kadar verileceğine dair bir hüküm verilmemiş “uygun bir süre” belirleme noktasında icra müdürüne takdir yetkisi verilmiştir. Uygulamada bu süre genellikle 90 gün olarak verilmektedir. İcra müdürü zorunluluk halinde bu süreyi uzatabilir. Uygulamada ek süre verildiğini gösteren belgeye ek mehil vesikası adı verilir.
Kural Olarak Borçlu Tarafından Teminat Gösterilmeli
İcra ve İflas Kanununa göre ilama karşı kanun yoluna başvuran borçluya icranın geri bırakılması kararı getirmesi adına süre verilebilmesi için borçlunun teminat göstermesi gerekir. Ancak borçlunun ilamda hükmolunan para ve eşyayı karşılayacak oranda malı haczedilmişse teminat koşulu aranmaz. İcra müdürü borçluya uygun bir süre verir. Haczedilen mal veya hakların ilamda hükmolunan para ve eşyayı karşılayıp karşılayamayacağı hususunu icra dairesi takdir eder.
Bunun için icra mahkemesinden uygunluk kararı alınması gerekmez. Buna karşılık ilamda hükmolunan para veya eşya dışında başka bir şeyi teminat olarak gösterecekse bu durumda ayrıca icra mahkemesinden bu teminatların kabul edildiğine ilişkin karar alınması gerekir. İcra mahkemesi tarafından kabul edilecek teminatlar; “taşınır rehni”, “esham”, “tahvilat”, “taşınmaz rehni”, ve “geçerli banka kefaleti (teminat mektubu)” ile sınırlandırılmıştır. Uygulamada genellikle icra dairesi tarafından hesaplanan kapak hesabı tutarında teminat yatırılması şartı aranır.
Devlet veya adli yardımdan yararlanan bir kimsenin teminat gösterme zorunluluğu yoktur.
Takibin Yapıldığı Yer İcra Hukuk Mahkemesinde İcranın Geri Bırakılması Talepli Dava Açılmalı
İcra müdürlüğünden mehil vesikası alındıktan sonra takibin yapıldığı yer icra hukuk mahkemesinde icranın geri bırakılması talepli dava açılmalıdır.
Av. Ahmet EKİN & Stj. Av. Tuğçe ŞEN