Tazminat Haklarını Saklı Tutmak Suretiyle Anlaşmalı Boşanma Kararı Verilemez
Tazminat haklarını saklı tutmak suretiyle anlaşmalı boşanma kararı verilemez. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi Esas: 2014/16344, Karar: 2015/269, K.Tarihi: 13.01.2015 |
Anlaşmalı boşanma, eşlerin boşanma ve boşanmanın sonuçları hakkında özgür iradeleriyle anlaşarak evlilik birliğini sona erdirmeleridir. Anlaşmalı boşanma için gerekli şartlar şunlardır:
- Evlilik birliğinin nikah gününden itibaren en az 1 yıl sürmüş olması
- Eşlerin birlikte boşanma davası açması veya birinin açtığı davayı diğerinin kabul etmesi
- Hakimin tarafları duruşmada bizzat dinlemiş olması ve açık iradelerini alması
- Hakimin tarafların üzerinde mutabık kaldıkları boşanma protokolünün mali konular ve çocuklara ilişkin düzenlemelerini uygun bulması
Anlaşmalı boşanma protokolü, eşlerin boşanmanın mali sonuçları ve çocukların durumu hususunda kabul ettikleri düzenlemeleri içeren bir anlaşma metnidir.
Tazminat haklarını saklı tutmak suretiyle anlaşmalı boşanma kararı verilemez. Çünkü anlaşmalı boşanma için eşlerin boşanmanın mali sonuçları üzerinde tam olarak anlaşmış olmaları gerekir. Tazminat haklarının saklı tutulması, bu konuda ihtilafın olduğunu ve çözümünün ileriye bırakıldığını gösterir. Bu nedenle, eşler tazminat haklarını saklı tutmak istiyorlarsa, anlaşmalı boşanma yerine çekişmeli boşanma davası açmaları gerekir.
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nin 2014/16344 Esas, 2015/269 Karar sayılı ve 13.01.2015 tarihli ilamında; tazminat haklarını saklı tutmak suretiyle anlaşmalı boşanma kararı verilemeyeceği içtihat edilmiştir.
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi Esas: 2014/16344 Karar: 2015/269, K.Tarihi: 13.01.2015 ÖZETİ: Tarafların irade beyanları esas alınarak boşanmalarına karar verilebilmesi için, diğer şartların yanında boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hususunda tam olarak anlaşmış olmaları, hakimin de taraflarca kabul edilen düzenlemeyi uygun bulması şarttır. Tazminat haklarının saklı tutulması, bu husustaki ihtilafın devam ettiğini ve bu ihtilafın çözümünün ileriye bırakıldığını gösterir. Başka bir ifade ile “tazminat hakları saklı tutulmak” suretiyle anlaşmalı boşanma kararı verilemez. Bu husus nazara alınmadan “tazminat haklarının saklı tutulması” suretiyle Türk Medeni Kanununun 166/3 maddesi gereğince boşanma kararı verilmesi doğru bulunmamıştır. Taraflar boşanmanın mali sonuçları üzerinde anlaşamadıklarına göre, gösterdikleri deliller toplanarak davanın Türk Medeni Kanununun 166/1-2 maddesi çerçevesinde değerlendirilip, hasıl olacak neticesine göre karar verilmesi gerekirken, bu yön nazara alınmadan hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Karar: Tarafların irade beyanları esas alınarak boşanmalarına karar verilebilmesi için, diğer şartların yanında boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hususunda tam olarak anlaşmış olmaları, hakimin de taraflarca kabul edilen düzenlemeyi uygun bulması şarttır. Tazminat haklarının saklı tutulması, bu husustaki ihtilafın devam ettiğini ve bu ihtilafın çözümünün ileriye bırakıldığını gösterir. Başka bir ifade ile “tazminat hakları saklı tutulmak” suretiyle anlaşmalı boşanma kararı verilemez. Bu husus nazara alınmadan “tazminat haklarının saklı tutulması” suretiyle Türk Medeni Kanununun 166/3 maddesi gereğince boşanma kararı verilmesi doğru bulunmamıştır. Taraflar boşanmanın mali sonuçları üzerinde anlaşamadıklarına göre, gösterdikleri deliller toplanarak davanın Türk Medeni Kanununun 166/1-2 maddesi çerçevesinde değerlendirilip, hasıl olacak neticesine göre karar verilmesi gerekirken, bu yön nazara alınmadan hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. Sonuç: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 13.01.2015 gününde oybirliği ile karar verildi. |