İşyeri Aracını Özel İşlerde Kullanmak
İşyeri aracını yöneticisinden izin almadan özel işlerde kullanan işçi haklı nedenle tazminatsız işten çıkarılabilir. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi Esas:2015/35758 Karar:2019/7056 K.Tarihi:28.03.2019 |
Haklı nedenle fesih hakkı, dürüstlük kuralları gereği iş ilişkisini sürdürmesi kendisinden beklenemeyecek tarafa belirli veya belirsiz süreli iş akdini derhal feshetme yetkisi veren bir bozucu yenilik doğuran haktır.
Sürekli borç ilişkileri yaratan iş akdinde ortaya çıkan bir durum nedeniyle bu ilişkiye devam taraflardan biri için çekilmez hale gelmiş ise haklı nedenle derhal fesih hakkı ortaya çıkar. Akdi ilişkiye devamın çekilmez (katlanılmaz) hale gelip gelmediğinin ölçütünü ise iyi niyet yani dürüstlük kuralları oluşturur.
Haklı nedenle fesih karşı tarafın kabulüne gerek duyulmaksızın tek taraflı irade beyanıyla iş akdini derhal sona erdirir. Bu irade beyanı karşı tarafa ulaştığı, onun hukuki alanına girdiği andan itibaren hukuki sonuç doğurur.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 2015/35758 Esas, 2019/7056 Karar sayılı ve 28.03.2019 tarihli ilamında; işyeri aracını yöneticisinden izin almadan özel işlerde kullanan işçi haklı nedenle tazminatsız işten çıkarılabileceği içtihat edilmiştir.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi Esas: 2015/35758 Karar: 2019/7056 K.Tarihi: 28.03.2019 Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: A) Davacı İsteminin Özeti: Davacı vekili; müvekkilinin 11.08.2011-21.12.2012 tarihleri arasında davalı işyerinde saha elemanı- şoför olarak çalıştığını, en son ücretinin aylık net 3.200,00 TL. olduğunu, bir kısmının bankadan kalanının elden ödendiğini, işyerinde 250,00 TL. yol ve 400,00 TL. öğle yemeği yardımı olduğunu, gerçek ücretlerin resmi kayıtlara yansıtılmadığını, müvekkilinin şirket aracını kendi işi için kullandığı gerekçesi ile iş akdine son verildiğini, sözkonusu aracı davacının kullamadığını, işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık izin ücreti, ücret, ulusal bayram, genel tatil, hafta tatili ve fazla mesai alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. B) Davalı Cevabının Özeti: Davalı vekili; davacının müvekkili işyerinde sâha elemanı olarak aylık net 950,00 TL. ücretle çalıştığını, çalışanlara yol ücreti verilmediğini, saha elemanlarına dışarıda olduklarında aylık 100,00 TL. Setcard kartı verildiğini, işyerinde olunması halinde işyerinin yemeğini yediklerini, davacının iş saatlerinde kullanmak üzere teslim edilen aracı kendi özel işlerinde kullandığını, uyarılmasına rağmen defalarca davranışından vazgeçmemiş olan davacının iş akdinin haklı nedenle feshedildiğini, davacının şirkete ait güvenlik kamerasını izinsiz alarak annesinin işyerine taktığını, ücret alacağının bulunmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir. C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece davanın kısmen kabulü ile kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık izin ücreti, ulusal bayram, genel tatil ve fazla mesai alacaklarının davalıdan tahsiline hükmedilmiştir. D) Temyiz: Kararı davalı vekili temyiz etmiştir. E) Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-İş akdinin davalı işveren tarafından haklı nedenle feshedilip feshedilmediği konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır. Davacı iş akdinin haksız sona erdirildiğini iddia etmiş, davalı işveren, şirkete ait aracın davacı işçi tarafından özel işlerinde kullanılması nedenine dayalı haklı fesih savunmasında bulunmuştur. Mahkemece, “..Somut uyuşmazlıkta; iş aktinin feshinin haklı nedene dayanıp dayanmadığı hususunda uyuşmazlık olup, davalının şirket aracını davacının özel işlerinde kullandığı iddiasına konu tutanaklar Kasım- Aralık 2012 yılına ait kayıtlardır, davalı tanıkları bu hususu belirtmişlerdir. Yine işyeri kamerasının davacının annesine ait yerde takılı olduğu da belirtilmiştir ancak davalı tanıkları bu hususu tam olarak belirtememişlerdir, fakat bu dosyanın değerlendirilmesi sırasında iş yoğunluğu nedeniyle her ne kadar davalı işverenin haklı fesih yaptığı anlaşılmış ise de, iş yoğunlugu nedeniyle dikkat edilmeyerek davacı için kıdem ve ihbar tazminatlarının ödenmesine hükmedilmiştir, gerekçeli karar yazımı sırasında durum fark edilmiş, ancak kısa kararla ters düşmemek için gerekçe kısmı aynen tekrar edilmek durumunda kalınmıştır….” gerekçesiyle davacının kıdem ve ihbar tazminatı talepleri kabul edilmiştir. 4857 sayılı İş Kanununun 25 inci maddesinin (II) numaralı bendinde, ahlâk ve iyi niyet kurallarına uymayan haller sıralanmış ve belirtilen durumlar ile benzerlerinin varlığı halinde, işverenin iş sözleşmesini haklı fesih imkânının olduğu açıklanmıştır. Yine değinilen bendin (e) alt bendinde, işverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan işçi davranışlarının da işverene haklı fesih imkânı verdiği ifade edilmiştir. Görüldüğü üzere yasadaki haller sınırlı sayıda olmayıp, genel olarak işçinin sadakat borcuna aykırılık oluşturan söz ve davranışları işverene fesih imkânı tanımaktadır. Somut uyuşmazlıkta, dosyadaki bilgi ve belgelerden şirket aracının davacı işçi tarafından özel işlerinde kullanıldığı sabittir. Davacının bu eylemi doğruluk ve bağlılığa aykırı olup, mahkemece davacının kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddine karar verilmesi gerekirken kabulü bozmayı gerektirmiştir. F) SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 28/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi. |