Pandemi - Kovid 19

İstinaf Kanun Yolu

İstinaf Kanun Yolu’nu Hukuk Muhakemeleri Kanununun düzenlemelerine göre alacağız.

İstinaf Kanun Yolu Nedir?

Adli yargıdaki ilk derece mahkemelerinin nihai kararlarına karşı başvurulabilen bir olağan kanun yoludur.

İstinaf Kanun Yolunun Özellikleri

İstinaf kanun yolunun özelliklerini şu şekilde sayabiliriz;

  • İstinaf kanun yolu olağan bir kanun yoludur. Bu sebeple istinaf yoluna ancak kesinleşmemiş ilk derece mahkemesi kararlarına karşı başvurulabilir.
  • İstinaf kanun yolu ikinci derece bir kanun yoludur. İstinaf kanun yoluna ilk derece mahkemelerinden verilen kararlar bakımından başvurulabilir.
  • İstinaf kanun yoluna başvurulduğunda kural olarak hükmün icrası durmaz. Fakat İcra İflas Kanunu hükümleri uyarınca, icranın durdurulması kararı getirilerek kararın icrası durdurulabilir. Kişiler hukuku, aile hukuku ve taşınmaz mal ile ilgili ayni haklara ilişkin kararlar kesinleşmedikçe yerine getirilemez.
  • Bölge adliye mahkemelerinin yetkisi kamu düzenine ilişkindir. Bölge adliye mahkemesi, istinaf başvurusuna istinaden yapacağı  ön inceleme sonucunda, yerel mahkemenin kendi yargı çevresi dışında olduğunu tespit ederse dosyayı yetkili bölge adliye mahkemesine re’sen gönderir.
  • Taraflar, ilamın kendilerine tebliğinden önce, istinaf yoluna başvurma hakkından feragat edemez. Başvuru yapıldıktan sonra feragat edilirse, dosya bölge adliye mahkemesine gönderilmez ve kararı veren mahkemece başvurunun reddine karar verilir. Dosya, bölge adliye mahkemesine gönderilmiş ve henüz karara bağlanmamış ise başvuru feragat nedeniyle reddolunur.

İstinaf Kanun Yolunun Özellikleri

İstinaf Kanun Yoluna Başvurulabilecek Kararlar

İlk derece mahkemelerinin aşağıdaki kararlarına karşı istinaf yoluna başvurulabilir:

  • Nihai kararlar
  • İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlar.
  • Miktar veya değeri 2025 yılı için 40.000 Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir bu miktarı geçen davalarda ise istinaf kanun yoluna başvurulabilir. Ancak manevi tazminat davalarında verilen kararlara karşı, miktar veya değere bakılmaksızın istinaf yoluna başvurulabilir
  • İlk derece mahkemelerinin diğer kanunlarda temyiz edilebileceği veya haklarında Yargıtay’a başvurulabileceği belirtilmiş olup da bölge adliye mahkemelerinin görev alanına giren dava ve işlere ilişkin nihai kararlarına karşı, bölge adliye mahkemelerine başvurulabilir.

Alacağın bir kısmının dava edilmiş olması durumunda 40.000 Türk Liralık kesinlik sınırı alacağın tamamına göre belirlenir. Alacağın tamamının dava edilmiş olması durumunda, kararda asıl talebinin kabul edilmeyen bölümü 40.000 Türk Lirasını geçmeyen taraf, istinaf yoluna başvuramaz.

İstinaf Başvurusunda Harç ve Giderlerin Yatırılması

İstinaf dilekçesi verilirken, istinaf kanun yoluna başvuru için gerekli harçlar ve tebliğ giderleri de dâhil olmak üzere tüm giderler ödenir.

Bunların hiç ödenmediği veya eksik ödenmiş olduğu sonradan anlaşılırsa, kararı veren mahkeme tarafından verilecek bir haftalık kesin süre içinde tamamlanması, aksi hâlde başvurudan vazgeçmiş sayılacağı hususu başvurana yazılı olarak bildirilir. Verilen kesin süre içinde harç ve giderler tamamlanmadığı takdirde, mahkeme başvurunun yapılmamış sayılmasına karar verir.

2025 yılı için istinaf kanun yoluna başvurma harcı 1.683,10 TL’dir. İstinaf karar harcı ise maktu olarak 615.40 TL nispi olarak ise hüküm altına alınan miktarın binde 68,31’in dörtte biri oranında hesaplanan harç alınır.

İstinaf Başvurusundan Feragat

Taraflar, ilamın kendilerine tebliğinden önce, istinaf yoluna başvurma hakkından feragat edemez. Başvuru yapıldıktan sonra feragat edilirse, dosya bölge adliye mahkemesine gönderilmez ve kararı veren mahkemece başvurunun reddine karar verilir. Dosya, bölge adliye mahkemesine gönderilmiş ve henüz karara bağlanmamış ise başvuru feragat nedeniyle reddolunur.

İstinaf Aşamaları

Bölge Adliye Mahkemesi uyuşmazlığı bazı aşamalar sonucunda çözer.

Dilekçeler Aşaması

İstinaf dilekçesi, kararı veren mahkemeye veya başka bir yer mahkemesine verilebilir. İstinaf dilekçesi hangi mahkemeye verilmişse, o mahkemece bölge adliye mahkemesi başvuru defterine kaydolunur ve başvurana ücretsiz bir alındı belgesi verilir.

Kararı veren mahkemeden başka bir mahkemeye verilmiş olan istinaf dilekçesi, bu mahkemece yukarıdaki işlem yapıldıktan sonra kararı veren mahkemeye örnekleriyle birlikte gönderilir. Bu durum derhâl mahkemesine bildirilir.

İstinaf Dilekçesi

İstinaf yoluna başvurma, dilekçeyle yapılır ve dilekçeye, karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenir.

İstinaf dilekçesinde aşağıdaki hususlar bulunur:

  • Başvuran ile karşı tarafın davadaki sıfatları, adı, soyadı, Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası ve adresleri.
  • Varsa kanuni temsilci ve vekillerinin adı, soyadı ve adresleri.
  • Kararın hangi mahkemeden verilmiş olduğu ve tarihi ile sayısı.
  • Kararın başvurana tebliğ edildiği tarih.
  • Kararın özeti.
  • Başvuru sebepleri ve gerekçesi.
  • Talep sonucu.
  • Başvuranın veya varsa kanuni temsilci yahut vekilinin imzası

İstinaf Dilekçesinin Reddi

İstinaf dilekçesi, kanuni süre geçtikten sonra verilir veya kesin olan bir karara ilişkin olursa, kararı veren mahkeme istinaf dilekçesinin reddine karar verir.

Bu ret kararına karşı tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde istinaf yoluna başvurulabilir. İstinaf yoluna başvurulduğu ve gerekli giderler de yatırıldığı takdirde dosya, kararı veren mahkemece yetkili bölge adliye mahkemesine gönderilir. Bölge adliye mahkemesi ilgili dairesi istinaf dilekçesinin reddine ilişkin kararı yerinde görmezse, ilk istinaf dilekçesine göre gerekli incelemeyi yapar.

İstinaf Dilekçesine Cevap

İstinaf dilekçesi, kararı veren mahkemece karşı tarafa tebliğ olunur. Karşı taraf, tebliğden itibaren iki hafta içinde cevap dilekçesini kararı veren mahkemeye veya bu mahkemeye gönderilmek üzere başka bir yer mahkemesine verebilir.

Kararı veren mahkeme, dilekçeler verildikten veya bunun için belli süreler geçtikten sonra, dosyayı dizi listesine bağlı olarak ilgili bölge adliye mahkemesine gönderir.

Katılma Yolu İle Başvurma

İstinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvurma hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, vereceği cevap dilekçesi ile istinaf yoluna başvurabilir. İstinaf yoluna asıl başvuran taraf, buna karşı iki hafta içinde cevap verebilir.

İstinaf yoluna başvuran, bu talebinden feragat eder veya talebi bölge adliye mahkemesi tarafından esasa girilmeden reddedilirse, katılma yolu ile başvuranın talebi de reddedilir.

Ön İnceleme Aşaması

Ön inceleme aşaması, istinaf talebinin kanuni olarak gerekli şartları taşıyıp taşımadığının incelemesinin yapıldığı aşamadır. Bu aşamada işin esasına girilmez.

Ön inceleme aşamasında öncelikle aşağıdaki hususlar incelenir ve gerekli karar verilir;

  • İncelemenin başka bir dairece veya bölge adliye mahkemesince yapılmasının gerekli olması
  • Kararın kesin olması
  • Başvurunun süresi içinde yapılmaması
  • Başvuru şartlarının yerine getirilmemesi
  • Başvuru sebeplerinin veya gerekçesinin hiç gösterilmemesi

Ön inceleme heyetçe veya görevlendirilecek bir üye tarafından yapılır ve ön inceleme sonunda karar heyetçe verilir. Eksiklik bulunmadığı anlaşılan dosya incelemeye alınır

Esastan İnceleme Aşaması

Ön inceleme aşamasında bir eksiklik tespit edilmezse mahkeme dosyanın esastan incelemesine geçer. Esas inceleme, mahkeme heyeti ya da görevlendirilen bir üye tarafından yapılabilir. Dosyanın, heyet mi yoksa üye tarafından mı inceleneceğine, davanın niteliği göz önünde bulundurularak ilgili hukuk dairesi karar verir. Esas inceleme kural olarak, istinaf dilekçesinde belirtilen gerekçelerle sınırlı olarak yürütülür. Ancak kamu düzenini ilgilendiren durumlarda mahkeme, istinaf denetimini re’sen gerçekleştirebilir.

Esastan İnceleme Aşaması

İstinaf İncelemesinde Duruşma

İstinaf incelemesi kural olarak duruşmalı olarak yapılmalıdır. Fakat bu durumun istisnası Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesinde sayılmıştır. Buna göre;

Duruşma yapılmadan verilecek kararlar

MADDE 353- (1) Ön inceleme sonunda dosyada eksiklik bulunmadığı anlaşılırsa;

Aşağıdaki durumlarda bölge adliye mahkemesi, esası incelemeden kararın kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye veya kendi yargı çevresinde uygun göreceği başka bir yer mahkemesine ya da görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesine duruşma yapmadan kesin olarak karar verir:

1) Davaya bakması yasak olan hâkimin karar vermiş olması.

2) İleri sürülen haklı ret talebine rağmen reddedilen hâkimin davaya bakmış olması.

3) Mahkemenin görevli ve yetkili olmasına rağmen görevsizlik veya yetkisizlik kararı vermiş olması veya mahkemenin görevli ya da yetkili olmamasına rağmen davaya bakmış bulunması

4) Diğer dava şartlarına aykırılık bulunması.

5) Mahkemece usule aykırı olarak davanın veya karşı davanın açılmamış sayılmasına, davaların birleştirilmesine veya ayrılmasına, karar verilmiş olması

Mahkemece, uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli delillerin toplanmamış veya değerlendirilmemiş olması ya da talebin önemli bir kısmı hakkında karar verilmemiş olması.

b) Aşağıdaki durumlarda davanın esasıyla ilgili olarak;

1) İncelenen mahkeme kararının usul veya esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığı takdirde başvurunun esastan reddine,

2) Yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmiş ise düzelterek yeniden esas hakkında,

3) Yargılamada bulunan eksiklikler duruşma yapılmaksızın tamamlanacak nitelikte ise bunların tamamlanmasından sonra başvurunun esastan reddine veya yeniden esas hakkında,

duruşma yapılmadan karar verilir.

Karar Aşaması

Duruşma sonunda bölge adliye mahkemesi istinaf başvurusunu esastan reddetmek veya ilk derece mahkemesi hükmünü kaldırarak yeniden hüküm kurmak dâhil gerekli kararları verir. Kararın tefhim edilmesi ise ilk derece mahkemesinde uygulanan hükümlere göre yapılır.

Karar şu şekillerde olur;

İstinaf talebinin reddi kararı: İncelenen mahkeme kararının usul veya esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığı takdirde başvurunun esastan reddine karar verilir.

İlk derece mahkemesinin kararının kaldırılması ve dosyanın gönderilmesi kararı: Usule ilişkin durumlarda bölge adliye mahkemesi dosyanın esasına girmeyerek duruşma yapmadan bu kararı verir.

İlk derece mahkemesinin kaldırılması ve esas hakkında yeniden karar verilmesi; Dosyanın esasına girilip bölge adliye mahkemesi tarafından esas hakkında yeni bir karar vermelidir. Örneğin yerel mahkemede reddolunan bir davanın kabulü gibi. Bölge adliye mahkemesinin bu kararlarına direnilemez.

İstinaf Kararı ve Tebliği

Karar aşağıdaki hususları içerir:

Kararı veren bölge adliye mahkemesi hukuk dairesi ile başkan, üyeler ve zabıt kâtibinin ad ve soyadları, sicil numaraları.

Tarafların ve davaya ilk derece mahkemesinde müdahil olarak katılanların kimlikleri ile Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, varsa kanuni temsilci ve vekillerinin adı, soyadı ve adresleri.

Tarafların iddia ve savunmalarının özeti.

İlk derece mahkemesi kararının özeti.

İleri sürülen istinaf sebepleri.

Taraflar arasında uyuşmazlık konusu olan veya olmayan hususlarla bunlara ilişkin delillerin tartışması, ret ve üstün tutma sebepleri, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebep.

Hüküm sonucu ile varsa kanun yolu ve süresi.

Kararın verildiği tarih, başkan ve üyeler ile zabıt kâtibinin imzaları.

Gerekçeli kararın yazıldığı tarihi.

Temyizi kabil olmayan kararlar, ilk derece mahkemesi tarafından; temyizi kabil olan kararlar ise bölge adliye mahkemesi tarafından resen tebliğe çıkarılır.

Av. Ahmet EKİN & Stj. Av. Furkan DİLER

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu