Görev Uyuşmazlıkları Nelerdir?
Görev uyuşmazlıkları, hangi mahkemenin davayı göreceğinin belirlenmesini ifade eder.
Mahkemenin yetkisi, yasalarla belirlenir. Bu yetki kuralları kamu düzenine ilişkindir, bu nedenle dava sürecinin her aşamasında ele alınabilir ve ileri sürülebilir. Görevin konusuyla ilgili olarak sözleşme yapılamaz. Mahkemenin yetkisi genişletilemez veya değiştirilemez.
Görevli Mahkeme Nasıl Belirlenir?
Yetkili mahkeme, davaların kapsamı incelenerek genel veya özel mahkemelerin yargı yetkisine göre belirlenir. Özel mahkemelerde görüleceği açıkça belirtilmemiş olan tüm davalar genel mahkemelerde görülür.
Asliye Hukuk Mahkemesinin Görev Alanı Nedir?
Para veya para ile değerlendirilebilen diğer varlıkların konu olduğu davalar, mal varlığına ilişkin davaları kapsar.
HMK. madde 2’ye göre; “(1) Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir.
(2) Bu Kanunda ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça, asliye hukuk mahkemesi diğer dava ve işler bakımından da görevlidir.”
Görüldüğü gibi, her mal varlığına ilişkin dava asliye hukuk mahkemesinde görülür.
Davacı, dava dilekçesinde dava konusu değeri belirtmezse, yargıç değerin belirtilmesi için davacıya süre verir. Dava değeri belirtilene kadar dava dilekçesini işleme koymamalıdır.
Kişi varlığı hakları, maddi değeri ölçülemeyen, devredilemeyen, genellikle kişinin manevi dünyasıyla ilgili haklardır. Kişi haklarına ilişkin davalar özel bir düzenleme olmadığı sürece asliye hukuk mahkemesinde görülür.
Sulh Hukuk Mahkemesinin Görev Alanı Nedir?
Sulh Hukuk Mahkemesinin yargı yetkisi, belirli bir kapsama sahiptir ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 4. maddesinde belirtilmiştir.
Bu maddede sıralananlar dışındaki davalar, yasalarda aksi belirtilmedikçe Asliye Hukuk Mahkemelerinde görülür.
HMK. madde 4’e göre; “(1) Sulh hukuk mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın;
a) Kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları,
b) Taşınır ve taşınmaz mal veya hakkın paylaştırılmasına ve ortaklığın giderilmesine ilişkin davaları,
c) Taşınır ve taşınmaz mallarda, sadece zilyetliğin korunmasına yönelik olan davaları,
ç) Bu Kanun ile diğer kanunların, sulh hukuk mahkemesi veya sulh hukuk hâkimini görevlendirdiği davaları, görürler.”
Sulh hukuk mahkemelerinin yargı alanı üç ana kategoride incelenebilir:
- Değer ve tutara bakılmaksızın sulh hukuk mahkemesinin yetki alanına giren dava ve işler; Kira anlaşmazlıklarından doğan davalar, paylaşım ve ortaklığın sonlandırılmasına ilişkin davalar, taşınır ve taşınmaz mallarda sadece zilyetliğin korunmasına yönelik davaları içerir.
- Diğer mahkemelerin yetki alanına girmeyen anlaşmazlık olmayan yargı işleri; Anlaşmazlık olmayan yargı işlerinde özel bir düzenleme olmadığı sürece sulh hukuk mahkemesi yetkilidir.
- Diğer kanunların sulh hukuk mahkemesine verdiği dava ve işler; Örneğin, derneğin feshedilmesinin tespit talebi (TMK madde 87), vasiyetnamenin açılması ve okunması talebi (TMK madde 596/1) gibi durumlar bunlara örnek olarak verilebilir.
Görevsizlik Kararı Nedir?
Görevsizlik kararı, mahkemenin davanın incelemesi için yeterli yargı yetkisine sahip olmadığını belirttiği karardır.Mahkeme, yargılamanın her aşamasında görevsizlik kararı verebilir.
Ancak hüküm kesinleştikten sonra görevsizlik kararı verilemez. Görevsizlik kararı, duruşma yapılmadan dosya üzerinden verilir ve usule ilişkin son karardır.
Dava konusu miktar veya değeri üç bin Türk Lirasını aşmayan görevsizlik kararları kesindir. Ancak bu sınıra dahil olmayan görevsizlik kararları için istinaf yoluna başvurulabilir. Yine de manevi tazminat davalarında miktarın bir önemi bulunmamaktadır.
Görevsizlik Kararının Sonuçları Nelerdir?
Görevsizlik kararı veren mahkeme, kararında yetkili mahkemeyi belirtir. Ancak dosyayı otomatik olarak yetkili mahkemeye göndermez.
İki haftalık kesin süre içinde taraflardan biri başvurmadığı takdirde dosya yetkili mahkemeye gönderilir. Süre içinde yetkili mahkemeye gönderilmesi talep edilmezse, dava açılmamış kabul edilir ve görevsizlik kararı veren mahkeme bu konuda otomatik olarak karar verir.
Av. Ahmet EKİN & Stj. Av. Kübra DEMİR