Gemi Sicili Nedir?
Gemi sicili, geminin ayırıcı unsurları ile gemi üzerindeki hakların ve bu haklara ilişkin sınırlamaların kaydedildiği sicildir.
Milli Gemi Sicili Nedir?
Milli gemi sicili TTK m. 954 vd. hükümlerde düzenlenmiş olup Bakanlığın uygun göreceği yerlerde Türk gemileri için tutulan sicildir.
Günümüzde Antalya, Bandırma, Çanakkale, İskenderun, İstanbul, İzmir, Mersin, Samsun, Trabzon ve Zonguldak olmak üzere on sicil müdürlüğü oluşturulmuş ve her bir sicil müdürlüğüne bağlı limanlar belirlenmiştir.
Gemi sicilleri, liman başkanlığı nezdinde çalışan sicil müdürlükleri tarafından, o yerde deniz ticareti işlerine bakmakla görevli deniz ihtisas mahkemelerinin, bulunmadığı takdirde asliye ticaret mahkemesinin, o da yoksa ticaret davalarına bakmakla görevli asliye hukuk mahkemesinin gözetimi altında tutulur.
Gemi sicilinin tutulmamasından doğan bütün zararlardan devlet sorumludur.
Milli gemi sicili aleni olduğundan herkes sicil kayıtlarını inceleyebilir ve giderini ödemek şartıyla onaylı veya onaysız örneklerini alabilir.
Gemi Siciline Tescil Edilebilme Şartları Nelerdir?
Türk Ticaret Kanunu’nun 956. maddesinde milli gemi siciline tescil edilebilecek gemiler hüküm altına alınmış olup 958. maddesinde tescili mümkün olmayan gemiler belirtilmiştir.
Milli gemi siciline tescili caiz olmayan gemiler:
- Türk gemisi olmayan gemiler
- Yabancı bir gemi siciline kayıtlı bulunan Türk gemileri
- Donanmaya bağlı harp ve yardımcı gemiler
- Devlet, il özel idaresi, belediye ve köy ile diğer kamu tüzel kişilerine ait münhasıran bir kamu hizmetinin görülmesine özgülenmiş gemiler gemi siciline tescil olunamazlar
Milli gemi siciline tescili caiz olan gemiler:
- Türk bayrağı çekme hakkına sahip ticaret gemileri
- Tescili caiz olan gemilerden onsekiz gros tonalito da ve daha büyük ticaret gemilerinin milli gemi siciline tescili zorunludur.
Tescile Yetkili Sicil Müdürlüğü ve Tescil Usulü
Her gemi bağlama limanının tabi olduğu sicil müdürlüğüne tescil olunur. Ancak gemi seferleri yabancı bir limandan veya denize kıyısı olmayan bir yerden ya da gemiden yönetildiği takdirde, malik gemisini dilediği yer sicil müdürlüğüne tescil ettirebilir.
Gemi ancak malikin veya maliklerinden birinin istemi üzerine gemi siciline tescil olunur. Tescil edilen hususlarda meydana gelen değişikliklerin sicile geçirilmek üzere bir dilekçe ile sicil müdürlüğüne bildirilmesi gerekir. Bu bildirimin yapılması zorunludur.
Gemilerin Sicilden Silinmesi
Gemilerin sicilden silinmesi; talep üzerine silinme ya da re ’sen silinme olmak üzere ikiye ayrılmaktadır.
Gemilerin Sicilden Talep Üzerine Silinmesi
Tescili zorunlu bir gemi, kurtarılmayacak şekilde batar veya tamir kabul etmez hale gelir veya her ne suretle olursa olsun Türk bayrağını çekme hakkını kaybederse, istem üzerine kaydı silinir.
Tescili isteğe bağlı olan gemilerin kaydı ise bu hallerin gerçekleşmesine bağlı olmaksızın malik veya maliklerin istemi üzerine sicilden silinir.
Tecili isteğe bağlı olan gemilere ait kayıtların istem üzerine silinebilmesi için ipotekli alacaklıların ve gemi sicilinin içeriğine göre ipotek üzerinde hak sahibi olan üçüncü kişilerin buna onay vermeleri şarttır.
Gemilerin Sicilden Re ’sen (Kendiliğinden) Silinmesi
Gemi bazı hallerde sicil müdürü tarafından re ’sen terkin edilir. Bu durumlar:
- Esaslı şartlardan birinin var olmaması sebebiyle tescili caiz olmayan bir gemi tescil edilmişse,
- Gemi kurtarılamayacak şekilde batmış veya tamir kabul etmez hale gelmiş olmasına rağmen bu durum sicil müdürlüğüne bildirilmemişse,
- Milli Gemi Sicilinde kayıtlı bir geminin talep üzerine Türk Uluslararası Gemi Siciline tescil edilmesi,
- Tescil edilmiş bir gemi hakkında yirmi yıldan beri hiçbir kayıt işlemi yapılmamış ve Bakanlıktan alınan bilgiye göre de geminin artık var olmadığına veya denizcilikte kullanılmayacak hale geldiğine kanaat getirilmiş olursa, gemi üzerinde ipotek veya intifa hakkı tescil edilmiş bulunmadığı takdirde gemi kaydının silinmesine karar verilir.
Gemi Sicilindeki Kayıtlar ve Hükümleri
Deniz ticareti hukukunda sicil kaydının doğruluğuna dair aksi ispat olunabilen bazı karineler mevcuttur.
- Mülkiyet Karinesi: gemi sicilinde malik olarak kayıtlı bulunan kişi, geminin maliki sayılır.
- Diğer haklar karinesi: Gemi sicilinde lehine bir gemi ipoteği veya ipotek üzerinde bir hak veya bir intifa hakkı tescil edilmiş olan kişi o hakkın sahibi sayılır.
- Silinmiş hakların mevcut olmadığı karinesi: Tescil olunmuş bir hak sicilden silinirse, o hakkın artık var olmadığı kabul edilir.
Sicile güven ilkesi, gemi sicilinde gerçek hukuki duruma uymayan bir kayıt olması veya bir hakkın, sona ermiş olan bir hakkın kaydedilmemiş bulunması halinde gerçek hak sahiplerinin korunmasını sağlar.
Sicile güven ilkesi sadece mülkiyet, intifa, ipotek ve ipotek üzerinde bir hakkın hukuki muamele yolu ile kazanımı için geçerli olup bu haklardan birini iktisap eden kişinin sicil kaydının doğruluğuna güveni, iyiniyetli olması koşulu ile korunur. Söz konusu ilke sadece tasarruf işlemlerinde geçerli olup borç doğuran işlemlerde söz konusu olmaz.
Gemi Sicili Kayıtlarının Düzeltilmesi, İtiraz ve Şerh
Gemi siciline hakkı yanlış kaydedilmiş olanların, sicillerinin gerçek hukuki duruma getirilmesi için sicilin tashihi yoluna gidilir.
Sicilin tashihi, kamu güveni ilkesinin tanınmadığı haklar ve tasarruf sınırlandırmaları bakımından gerçek hukuki durumuna uymadığı halde hakkı ihlal edilmiş olan kişi değişiklik sonucunda hakkı ihlal edilecek olan kişiden kaydın değiştirilmesine onay vermesini isteyebilir.
Bu kişi onay vermediği takdirde hak sahibi mahkemede sicilin tashihi davası açacaktır. Ancak bu dava sonuçlanıncaya kadar, hak kaybolabileceğinden itirazın şerhi mümkün olabilir.
Gerçek hukuki durumu sicile geçmemiş olan kişilerin talebi ile sicil kaydının doğru olmadığı hakkında bir itiraz tescil olunabilir.
İtiraz, bir ihtiyati tedbir kararına yahut sicildeki kaydın değiştirilmesi sonucunda hakkı zarar görecek olan kişinin onayına dayalı olarak sicile geçirilir. Ancak hakkın mevcudiyeti konusunda usul hukukundan farklı olarak yaklaşık ispat değil, tam ispat aranır. İtiraz kamu güveni ilkesindeki iyi niyet unsurunu ortadan kaldırır. İtirazın diğer sonucu olarak itiraz konusu olan haklardan doğan talepler zamanaşımına uğramaz.
Gemi üzerindeki ayni bir hakkın kaldırılması veya değişiklik yapılması hususunda şahsi hakka sahip olanlar sicile şerh koydurabilirler.
Şerh, bir ihtiyati tedbir kararına yahut şerh sonucunda gemisi veya hakkı sınırlanan kişinin onayına dayanarak verilebilir. Şerhten sonra gemi veya ipotek üzerinde yapılacak tasarruflar, şerh ile teminat alınan hakkı ihlal ettiği ölçüde geçersizdir.
Yapı Sicili Nedir?
Yapı sicili, gemi sicil müdürlükleri tarafından inşa halindeki gemilere özgü tutulan sicili ifade etmektedir. Bu sicile, inşası henüz tamamlanmamış gemiler, malikin talebi üzerine veya yapı üzerinde bir gemi ipoteğinin kurulması ya da yapının ihtiyati ya da kesin haczi veya tersane sahibinin gemi ipoteğinin kurulmasına yönelik istem hakkını teminat altına almak amacıyla sicile şerh verilmesi söz konusu olduğu takdirde tescil edilebilir
Yapı, yapının maliki veya kanuni ipotek hakkını tescil ettirmek isteyen tersane sahibinin dilekçesi ile tescil edilir. İhtiyati veya icrai haciz kararı almış olan alacaklı da icra müdürünün yazısı ile yapının tescilini isteyebilir.
Yapı tamamlandıktan sonra Milli Gemi Siciline veya Türk Uluslararası Gemi Siciline tescil edildiği takdirde yapı sicilindeki defter kapatılır; sicile kayıtlı gemi ipoteği, derecesi saklı kalmak kaydı ile re ‘sen gemi siciline geçirilir.
Türk Uluslararası Gemi Sicili (TUGS)
TUGS, Türk bayraklı gemilerin, elverişli bayrak gemileri ile rekabet edebilmesini sağlamak amacıyla oluşturulmuş olup TUGS’ ye tescil edilecek gemilere bazı konularda birtakım ayrıcalıklar tanınmıştır.
TUGS’a Tescil Edilebilecek Gemiler ve Yatlar
Türk Uluslararası Gemi Sicili Kanunu’nun 4. Maddesinde hangi gemilerin TUGS’ ye tescil edilebileceği düzenlenmiş olup tescil edilebilecek gemiler ve yatlar aşağıda sayılmıştır:
- Yurt içinde inşa edilen gemiler ve yatlar,
- Yurt dışından ithal edilen 3.000 DWT’ nin üzerindeki gemiler,
- Yurt dışından ithal edilecek 300 grostonun üzerindeki yolcu gemileri ile özel maksatlı özel yapılı gemiler,
- Milli Gemi Sicilinde kayıtlı bulunan gemiler, yatlar ve özel maksatlı özel yapılı gemiler.
Türk Uluslararası Gemi Sicili Kanunu’nun 5. maddesi uyarınca Türkiye’de mukim Türk ve yabancı uyruklu gerçek kişiler ile Türkiye’de Türk mevzuatına göre kurulmuş şirketlere ait gemiler ve yatlar Türk Uluslararası Gemi Siciline tescil ettirilebilir.
Gemi Sicilini Tescil ve Terkin
Türk Uluslararası Gemi Siciline tescilde talep esas olup tescil bakımından herhangi bir sorumluluk söz konusu değildir.
TUGS’ye tescil edilmiş gemilerin ve yatların malikin talebi üzerine her zaman terkini mümkündür. Gemi veya yatın kurtarılmayacak şekilde batması, tamir kabul edilmez hale gelmesi ya da sürekli olarak denizde hareket etmesini gerektirmeyen bir amaca tahsis edilmesi gibi geminin niteliğini sona erdiren bir durumun mevcudiyeti de TUGS’ den terkin sebebidir.
Gemi Sicilini Tescilin Özel Hükümleri
TUGS’ ye tescil edilen gemiler ve yatlar, Türk gemisi olması aranmaksızın TUGS’ ye tescil ile Türk bayrağı çekme hakkına sahip olur ve Türk bayrağı çekmek zorundadır.
TUGS’ ye tescil edilen gemilerde ve yatlarda donatanın yabancı veya Türk olmasına bakılmaksızın kaptanının Türk vatandaşı olması esastır. Donatanın Türk vatandaşı olması halinde ise, kaptandan başka diğer gemi ve yat personel sayısının en az %51’inin de Türk vatandaşı olması şarttır.
TUGS’ ye kayıtlı gemiler ve yatların işletilmesinden ve devrinden elde edilen kazançlar, gelir ve kurumlar vergileriyle fonlardan muaf olduğu gibi, gemilere ve yatlara ilişkin alım, satım, ipotek, tescil, kredi, gemi kira, zaman çarteri ve tüm navlun sözleşmeleri damga vergisine ve harçlara tabi tutulmaz.
Deniz Ticareti Hukuku, oldukça kapsamlı bir konu olup uzmanlık gerektirmektedir. Deniz Ticareti Hukukuna ilişkin olarak herhangi bir hukuki destek talebiniz bulunması halinde Ekin Hukuk Bürosu ile iletişime geçebilirsiniz
Av. Ahmet EKİN & Stj. Av Mehmet Can CİVAN