Davadan Feragat Ne Demek?
Davadan feragat, davacının talebinden kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.
Feragat edecek olan taraf, davacıdır. Eğer karşı dava açılmışsa, asıl davada davalı konumunda olan fakat karşı davada davacı sıfatını taşıyan taraf, karşı davasından feragat edebilir.
Usul
Feragat, yazılı bir dilekçe ile veya duruşma sırasında sözlü olarak yapılabilir (HMK m. 307/1). Feragat beyanı, ilgili kişiye okunur ve imzası alınarak duruşma tutanağına geçirilir (HMK m. 154/3). Keşif sırasında da feragat etmek mümkündür. Keşif sırasında yapılan ve tutanağa yazılan feragat beyanı, davacıya okunarak imza ettirilir; bu şekilde yapılan feragat geçerlidir.
Feragat, davacının mahkemeye hitaben yaptığı tek taraflı, açık bir irade beyanı ile gerçekleşir. Feragatin geçerli olması, karşı tarafın veya mahkemenin onayına bağlı değildir (HMK m. 307/2).
Feragat, kayıtsız ve koşulsuz olmalıdır (HMK m. 307/4). Feragat bir hüküm gibi etki doğurduğundan, koşula bağlı feragat de yapılamaz. Ancak, bu durum sulh teklifi olarak değerlendirilebilir.
Feragat, hüküm verildikten sonra yapılmışsa, taraflarca kanun yoluna başvurulmuş olsa bile dosya, kanun yolu incelemesine gönderilmez ve ilk derece mahkemesi veya bölge adliye mahkemesi feragat doğrultusunda ek karar verir (HMK m. 309/2). Eğer feragat, dosya temyiz incelemesine gönderildikten sonra yapılmışsa, Yargıtay dosyayı temyiz incelemesi yapmaksızın, feragatle ilgili ek karar verilmesi için hükmü veren mahkemeye geri gönderir (HMK m. 309/3).
Feragat beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemek zorundadır. Eğer feragat talebin sadece bir kısmına ilişkinse, yargılama giderlerine mahkûmiyet buna göre belirlenir (HMK m. 311/1). Davacı, ilk oturumda feragat ederse, kendisinden davanın reddi durumunda ödemesi gereken maktu karar ve ilam harcının (ret harcının) üçte biri, daha sonra feragat ederse üçte ikisi oranında harç tahsil edilir (Harçlar Kanunu m. 22). Başvurma harcı ise davacı (feragat eden) üzerinde kalır. Feragat halinde, karşı taraf lehine yargılama giderleri ve vekâlet ücreti hükmedilmelidir.
Feragatle Sona Ermeyen Davalar
Genel olarak her tür davadan, herhangi bir şarta bağlı olmaksızın feragat edilebilir. Örneğin, maddi veya manevi tazminat davalarından, satış veya eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak davalarından, kira sözleşmesine dayanan tahliye davasından veya kıdem tazminatı alacağı için açılmış davadan feragat edilebilir.
Tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edemeyecekleri davalardan bile feragat mümkündür. Bu nedenle feragat, yalnızca tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebileceği davalarda değil, her türlü davada uygulanabilir. Örneğin, davacı açtığı boşanma davasından feragat edebilir. Ancak bazı davalar, feragate rağmen sona ermez; yargıç, feragate rağmen davaya devam etmek zorundadır:
- Yargıcın eylemi nedeniyle devlete karşı açılan sorumluluk (tazminat) davalarında feragat, davayı sona erdirmez.
- Batıl bir evliliğin ortadan kaldırılması amacıyla Cumhuriyet savcısı tarafından açılan mutlak butlan davalarında feragat, davayı sona erdirmez.
- Sigortalılık süresinin tespiti için açılan hizmet tespiti davalarında feragat, davayı sona erdirmez.
- Çift taraflı (actiones duplices) davalarda feragat, davayı sona erdirmez. Bu davalarda, bir kişi aynı davada hem davacı hem de davalı sıfatını taşıdığı için, davalılardan biri davaya devam etmek isterse feragat sonuç doğurmaz. Ortaklığın giderilmesi (şüyuun giderilmesi, izale-i şüyu) davası çift taraflı bir davadır. Bu nedenle, davalılardan biri davaya devam etmek isterse, feragat hüküm doğurmaz.
- İflasa karar verildikten sonra iflas davasından feragat geçersizdir (İİK m. 165/2).
Görevsiz bir mahkemede yapılan feragat beyanı geçerlidir.
Davadan kısmen ya da tamamen feragat edilebilir. Tam feragatte talep tamamen sona erer; kısmi feragatte ise sadece feragat edilen kısım için dava sona erer. Davanın geri kalan kısmı için yargılamaya devam edilir. Bu nedenle kısmi feragatte, feragat edilen kısmın dilekçede veya tutanakta açıkça belirtilmesi gerekir (HMK m. 307/3). Avukatın davadan feragat edebilmesi için vekâletnamesinde bu konuda açık yetkisinin bulunması gerekir (HMK m. 74).
Feragat, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir (HMK m. 309/1). Kanun yolları aşamasında da davadan feragat edilebilir.
Feragatin Sonuçları
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na göre feragat, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur (HMK m. 307). Feragat, davaya son veren bir taraf işlemidir.
Feragat Durumunda Verilecek Karar
Öğretide genel olarak kabul edildiği üzere, feragat beyanıyla dava doğrudan sona erer. Bu nedenle mahkeme, ayrı bir hüküm veya karar vermeden, davanın feragat nedeniyle sona erdiğini tespit eden bir karar ile davacıyı yargılama giderlerine mahkûm etmelidir. Mahkemenin “karar verilmesine yer olmadığına” yönelik bir karar vermesi yeterlidir. Yargıtay’a göre, davadan feragat sonucunda, feragate konu olan hak tamamen düşer ve artık bir daha dava konusu yapılamaz.
Feragat beyanından dönülemez (rücu edilemez). Geçerli bir feragat beyanı ile dava sona erer. Ancak usul hukukuna aykırılık varsa, kanun yoluna başvurulabilir. Örneğin, mahkeme davacının iradesini yanlışlıkla feragat olarak yorumlamışsa, yetkisi olmayan bir vekil davadan feragat etmişse veya yargılama giderleri yanlış hesaplanmışsa, davacı kanun yollarına başvurabilir.
Feragat, ıslah yoluyla geçersiz kılınamaz. Ancak irade bozukluğu durumlarında feragatin iptali talep edilebilir (HMK m. 311). Feragat beyanı, hata, hile veya ikrah gibi iradeyi sakatlayan sebeplerle yapıldıysa, beyan sahibi Borçlar Hukuku kuralları çerçevesinde, bu durumu ispat ederek feragatin iptali için dava açabilir.
Feragat, hüküm verildikten sonra yapılmışsa, taraflarca kanun yoluna başvurulmuş olsa bile dosya, kanun yolu incelemesine gönderilmez ve ilk derece mahkemesi veya bölge adliye mahkemesi, feragat doğrultusunda ek karar verir (HMK m. 309/2).
Duygu Maide KARATAŞ & Av. Ahmet EKİN