Cezanın Belirlenmesi ve Bireyselleştirilmesi
Suçluya verilecek cezanın belirlenmesi biri somut, öteki soyut olmak üzere iki aşamada yapılır:
- Soyut cezayı kanun koyucu belirler. Örneğin kasten öldürme suçu için müebbet hapis cezası verilmesi gibi.
- Somut ceza ise hâkim tarafında belirlenir. Örneğin sanığa 10 yıl hapis cezası verilmesi gibi.
Cezanın somut olarak belirlenmesi ise üç aşamada belirlenir:
- Cezanın türünün belirlenmesi,
- Cezanın miktarının hesaplanması,
- Cezanın artırılıp indirilmesinin göz önüne alınması.
Ceza Türünün Belirlenmesi
Kanunda ceza için seçimlik ceza belirlendiyse burada takdir yetkisi hâkimdedir. Örneğin, suç için hapis ve adli para cezasının seçimlik olarak düzenlenmesi durumunda hâkim hangisini seçeceğini takdir eder. Kanunda yalnızca tek ceza veya birlikte iki ceza belirlendiyse, örneğin sanık için yalnızca hapis cezası ya hapis ve adli para cezası birlikte öngörüldüyse hâkimin takdir yetkisi yoktur.
Ceza Miktarının Belirlenmesi
Türk Ceza Kanunu, suçların çoğu için sabit bir ceza belirlenmemiştir. Maddelerde cezalar için aşağı ve yukarı sınırlar gösterilerek hâkime gerekçe göstermek koşuluyla alt ve üst sınır arasında ceza tayin etme yetkisi verilmiştir. Hâkim, cezayı belirlerken bazı kurallara uymak zorundadır(TCK m. 61/1):
- Suçun işleniş biçimi,
- Suçun işlenmesinde kullanılan araçlar,
- Suçun işlendiği yer ve zaman,
- Suçun konusunun önem ve değeri,
- Ortaya çıkan zarar veya tehlikenin ağırlığı,
- Failin kast veya taksire dayalı kusurunun ağırlığı,
- Failin güttüğü amaç ve saik, hâkimin cezayı belirlerken göz önünde tutması gereken hususlardır.
Ancak bu hususlar ayrıca suçun unsuru ise cezanın belirlenmesinde göz önünde bulundurulmaz(TCK m. 61/3). Örneğin töre saikiyle kasten öldürme suçu için belirlenen ceza ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıdır. Bu nedenle sanığın töre saikiyle kasten öldürme suçunu işlemesi durumunda ayrıca ceza verilmez.
Hapis cezasının süresi gün, ay ve yıl hesabıyla belirlenir. Bir gün, yirmidört saat; bir ay, otuz gündür. Yıl, resmi takvime göre hesap edilir (TCK m. 61/6). Kanunda açıkça yazılmış olmadıkça cezalar ne artırılabilir ne eksiltilebilir ne de değiştirilebilir (TCK m. 61/10). Süreli hapis cezası, kanunda aksi belirtilmeyen hallerde bir aydan az, yirmi yıldan fazla olamaz (TCK m. 49/1). Süreli hapis cezasını gerektiren bir suçtan dolayı bu madde hükümlerine göre belirlenen sonuç ceza, otuz yıldan fazla olamaz (TCK m. 61/7).
Ceza Miktarının Hesaplanmasında Sıra
Ceza miktarının hesaplanmasında belli bir kurala uyulur. İlk olarak temel cezanın belirlenmesi gerekir. Temel ceza kanun maddesinde suçun temel hali için öngörülen alt ve üst sınır arasında bir ceza miktarıdır. Ayrıca olası kast durumunda belirlenecek ceza da temel ceza üzerinden yapılır.
İkinci olarak suçun temel üzerinden daha ağır veya daha hafif cezayı gerektiren haller göz önüne alınır. Hem ağırlaştırıcı neden hem de hafifletici neden varsa ilk önce artırım sonra da indirim yapılır (TCK m. 61/4).
Üçüncü olarak yukarıda duruma göre belirlenen ceza üzerinde sırasıyla:
- Teşebbüs,
- İştirak,
- İçtima,
- Haksız tahrik,
- Yaş küçüklüğü,
- Akıl hastalığı,
- Cezada indirim yapılmasını gerektiren kişisel nedenlere ilişkin hükümler ve
- Takdiri indirim nedenleri uygulanarak son ceza belirlenir(TCK m 61/5).
Takdiri İndirim Nedenleri
Takdiri indirim nedenleri, yasayla belirlenmeyip yargıcın takdirine bırakılan ve somut olayın özelliklerine göre cezanın ölçüde indirilmesine olanak sağlayan nedenlerdir. Takdiri indirim nedenleri genel niteliktedir. Bu nedenle her suç bakımından uygulanabilir.
Türk Ceza Kanunu’nda takdiri indirim nedenleri şöyledir:
- Failin geçmişi,
- Sosyal ilişkileri,
- Eylemden sonraki ve yargılama sürecindeki hareketleri,
- Cezanın fail üzerindeki olası etkileri gibi hususlar indirim nedeni olabilir(TCK m. 62/2).
Kanun maddesinde gibi denilerek bu sebeplerin sınırlayıcı değil yalnızca örnekleyici nitelikte olduğu vurgulanmıştır. Takdiri indirim nedenleri uygulanırsa sonuç cezadan 6’da 1 oranında indirim yapılır.
Cezaların Mahsubu
Mahsup, indirim veya azaltma manasına gelir. Ceza hukukunda sanığın ceza verilmeden önce aynı suç sebebiyle özgürlüğünden mahrum kaldığı sürenin sonuç cezadan indirilmesi manasına gelir.
Hüküm kesinleşmeden önce gerçekleşen ve şahsi hürriyeti sınırlama sonucunu doğuran bütün haller nedeniyle geçirilmiş süreler, hükmolunan hapis cezasından indirilir. Adlî para cezasına hükmedilmesi durumunda, bir gün yüz Türk Lirası sayılmak üzere, bu cezadan indirim yapılır(TCK m. 63). Örneğin A ceza verilmesinden önce 10 gün cezaevinde tutuklu olarak kaldıysa ve verilen ceza her gün başı 50 liradan 2000 TL olarak verildiyse, 10 gün cezaevinde kalması gün başı 100 TL ile çarpılarak hesaplanacaktır. Yani neticede 1000 TL adli para cezası kalacaktır.
Ancak adli kontrol altında geçen süre cezadan mahsup gerekçesi olamaz(CMK m. 109/6). Mahsup işlemini cezaya hükmeden mahkeme yapar. Ancak mahkemenin bu durumu gerçekleştirmemesi durumunda Cumhuriyet savcısı bu durumu infazda re’sen göz önünde bulundurur.
Gerçek İçtima
Birden fazla ihlal söz konusu olup da bunların suçların içtimaı durumlarından biriyle kaynaşmaması durumunda, kural, gerçekleşen ihlal sayısınca faile ceza verilmesidir. Yani faile he ihlal için ayrı ayrı ceza verilir.
Bir kimsenin birden fazla cezaya hükümlülüğü durumu, cezanın infazı aşamasında değerlendirilebilecek bir husustur. Bu durumun en önemli sonucu şartlı tahliye sürelerinin uzamasıdır. Bir kişi hakkında hükmolunan her bir ceza diğerinden bağımsızdır, varlıklarını ayrı ayrı korurlar. Ancak kişi hakkında başka suçtan kesinleşmiş hükümler bulunur ise koşullu salıverilmenin uygulanabilmesi yönünden mahkemeden bir toplama kararı istenir (CGTİHK m. 99).
Ceza avukatı, tarafların hak kayıplarının önüne geçilebilmesi amacıyla gerek soruşturma gerekse de kovuşturma aşamasında büyük önem taşımaktadır. Herhangi bir ceza yargılamasının tarafı olmanız halinde Ekin Hukuk Bürosu ile iletişime geçerek ceza hukuku alanında tecrübeli avukatlarımızdan hukuki destek alabilirsiniz.
Av. Ahmet EKİN & Stj. Av. Muzaffer TAŞ