İş Hukuku

Grev ve Lokavt

Toplu iş hukukunda mücadeleci çözüm yollarından biri grev, diğeri lokavttır.

Grev, işçilerin işveren üzerinde, lokavt ise işverenlerin işçiler üzerinde ekonomik baskı oluşturma aracıdır. Anayasa’nın 54. maddesinde düzenlenen grev hakkı ve lokavt, ilk kez 1961 Anayasası’nda yer almıştır. Grev ve lokavta ilişkin ilk yasal düzenleme 1963 yılında çıkarılan 275 sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanunu’dur. Anayasa gereğince, grev ve lokavt, toplu iş sözleşmesinin yapılması sırasında mümkündür (AY m. 54/1). Toplu hak uyuşmazlıkları için grev ve lokavt yapılamaz.

Grev ve lokavt, iyiniyet kurallarına aykırı, toplum zararına ve milli serveti tahrip edecek şekilde kullanılamaz (AY m. 54/2). Greve katılmayanların işyerinde çalışmaları engellenemez (AY m. 54/8).

Grev ve Lokavtın Tanımı

Grev ve Lokavtın Tanımı

Grev, işçilerin topluca çalışmamak suretiyle işyerinde faaliyeti durdurmak veya önemli ölçüde aksatmak amacıyla işi bırakmalarıdır (STİSK m. 58/1). Kanuni grev, toplu iş sözleşmesi sırasında çıkan uyuşmazlık sonucu yapılan grevdir (m. 58/2). Şartlar gerçekleşmeden yapılan grev kanun dışıdır (m. 58/3).

Lokavt, işyerinde faaliyetin tamamen durmasına sebep olacak şekilde, işveren veya vekili tarafından işçilerin topluca işten uzaklaştırılmasıdır (STİSK m. 59/1). Kanuni lokavt, toplu iş sözleşmesi sırasında çıkan uyuşmazlık sonucu yapılan lokavttır (m. 59/2). Şartlar gerçekleşmeden yapılan lokavt kanun dışıdır (m. 59/3).

Kanuni Grev ve Lokavt

Grev veya lokavtın kanuni sayılabilmesi için aşağıdaki şartlara uygun olması gerekir:

  • Mesleki Amaç: İşçilerin veya işverenin ekonomik ve sosyal durumlarını koruma amacı taşımalıdır. Toplu hak uyuşmazlıklarının çözümü için yapılan grev ve lokavt kanun dışıdır.
  • Kanunda Öngörülen Yönteme Uygunluk: Kanunda öngörülen usullere uygun yapılmalıdır. Aksi takdirde, grev ve lokavt kanun dışıdır.
  • Grev ve Lokavt Yasağı veya Engelinin Bulunmaması: Yasak veya engel bulunmamalıdır. Mesleki amaçla ve kanundaki yönteme uyularak yapılsa bile yasak veya engel varsa, grev ve lokavt kanun dışıdır.

Kanuni Grev ve Lokavt Kararının Alınması ve Uygulamaya Konulması

Grev yoluna başvurulabilmesi için öncelikle toplu görüşmeler yapılmış ve resmi arabulucu tarafından arabuluculuk faaliyeti yürütülmüş olmalıdır. Grev kararı, arabuluculuk faaliyetinin başarısız olması üzerine düzenlenen uyuşmazlık tutanağının tebliğinden sonra alınabilir. Grev kararı, uyuşmazlık tutanağının tebliği tarihinden itibaren 60 gün içinde alınabilir ve 6 işgünü önceden karşı tarafa bildirilerek uygulamaya konulabilir. Bu süre içinde karar alınmaz veya uygulama tarihi bildirilmezse toplu iş sözleşmesi yapma yetkisi düşer (m. 60/1).

Uyuşmazlık tarafı işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işveren, grev kararının tebliğinden itibaren 60 gün içinde lokavt kararı alabilir ve 6 işgünü önceden karşı tarafa bildirerek uygulamaya koyabilir (m. 60/2). Grev ve lokavt kararları işyerinde ilan edilir (m. 60/3). Grev ve lokavt kararlarının uygulanacağı tarih notere tebliğ edilir ve işyerinde ilan edilir (m. 60/5). Bildirilen tarihte başlamayan grev hakkı veya lokavt düşer (m. 60/4).

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı, kanuni grev kararı alınan bir uyuşmazlıkta arabuluculuk yapabilir veya bir arabulucu görevlendirebilir (m. 60/7). Mahallin en büyük mülkî amirleri, grev ve lokavtın uygulanması sırasında halkın günlük yaşamı için zorunlu hizmet ve ihtiyaçları karşılayacak tedbirleri almakla yükümlüdür (m. 74/1). Bu tedbirler kanuni grev veya lokavtı engelleyici nitelikte olamaz (m. 74/2).

Grev ve Lokavt Yasakları

Kanunda öngörülen grev ve lokavt yasaklarından biri varsa, mesleki amaçla ve kanundaki yönteme uygun olsa bile grev ve lokavt kararı alınamaz ve uygulanamaz. Aksi halde grev ve lokavt kanun dışı olur.

Grev ve lokavt yasakları sürekli ve geçici yasaklar olarak ikiye ayrılır. Sürekli yasaklar, belirli işler ve işyerleri açısından grev ve lokavt kararı alınmasını ve uygulanmasını sürekli olarak yasaklar (m. 51/1). Sürekli yasaklı iş ve işyerleri şunlardır (m. 62/1):

  • Can ve mal kurtarma işleri
  • Cenaze işleri ve mezarlıklar
  • Şehir şebeke suyu, elektrik, doğal gaz, petrol üretimi, tasfiyesi ve dağıtımı ile petrokimya işleri
  • Millî Savunma Bakanlığı, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı işyerleri
  • Kamu kuruluşlarının itfaiye hizmetleri
  • Hastaneler
  • Geçici yasaklar, grev hakkı ve lokavtın geçici olarak önlendiği ve yasağın ortadan kalkmasıyla tekrar kullanılabildiği hallerdir. Geçici yasaklar şunlardır:
  • Cumhurbaşkanı, genel hayatı önemli ölçüde etkileyen doğa olaylarının gerçekleştiği yerlerde grev ve lokavtı yasaklayabilir. Yasağın kalkmasından itibaren 60 gün içinde grev ve lokavt uygulamasına devam edilir (m. 62/2).
  • Yolculuğu bitirmemiş deniz, hava, demir ve kara ulaştırma araçlarında grev ve lokavt yapılamaz (m. 62/3).

Grev ve Lokavt Engelleri

Grev ve Lokavt Engelleri

Kanunda öngörülen grev ve lokavt engellerinden biri varsa, mesleki amaçla ve kanundaki yönteme uygun olsa bile grev ve lokavt kararı alınamaz ve uygulanamaz. Aksi halde grev ve lokavt kanun dışı olur.

Grev ve lokavt engelleri şunlardır:

  • Erteleme: Kanuni bir grev veya lokavt genel sağlığı veya millî güvenliği bozucu nitelikte ise Cumhurbaşkanı 60 gün süre ile erteleyebilir (m. 63/1). Erteleme süresi içinde olağanüstü arabulucu atanır ve taraflar özel hakeme başvurabilir (m. 63/2). Süre sonunda anlaşma sağlanamazsa Yüksek Hakem Kurulu devreye girer (m. 63/3).
  • İsteğe Bağlı Tahkim: Taraflar, anlaşarak toplu çıkar uyuşmazlıklarının her safhasında hakeme başvurabilirler (m. 52/1). Anlaşma sağlanırsa grev ve lokavt hükümleri uygulanmaz (m. 52/3).
  • Mahkeme Kararı: Grev ve lokavt, iyiniyet kurallarına aykırı, toplum zararına ve milli serveti tahrip edecek şekilde kullanılamaz (AY m. 54/2). Mahkeme, grev veya lokavtın toplum zararına olduğunu tespit ederse, durdurulmasına karar verir (m. 72/1). Kanuni bir lokavtın işyerini temelli olarak kapatma amacı taşıması halinde mahkeme kararı ile durdurulur ve işçilere iş sözleşmesini feshetme hakkı doğar (m. 72/2).
  • Grev Oylaması: İşyerinde çalışan işçilerin en az 1/4’ü grev kararının ilanından itibaren 6 işgünü içinde grev oylaması talep edebilir. Oylamada grevin yapılmaması yönünde karar çıkarsa grev kararı uygulanamaz (m. 61/1).

Sonuç

İş hukukuna ilişkin sorunların çözümü, işçi ve işveren haklarının korunması açısından büyük önem taşır. İş sözleşmelerinin doğru şekilde yorumlanması, işçi haklarının gözetilmesi ve işveren yükümlülüklerinin yerine getirilmesi gibi konular, hukuki bilgi ve uzmanlık gerektirir. Bu nedenle, iş hukuku kapsamındaki herhangi bir sorunun ortaya çıkması durumunda, uzman bir avukata başvurulması en doğru yaklaşımdır.

Avukatlar, hukuki süreci doğru şekilde yöneterek tarafların haklarını savunur ve adil bir çözümün sağlanmasına katkıda bulunur. Bu sayede, iş ilişkilerinde yaşanan anlaşmazlıkların hukuki çerçevede ve etkin bir şekilde çözülmesi mümkün olur.

Ekin Hukuk Bürosu olarak, hukuki ihtiyaçlarınızı profesyonel ve güvenilir bir şekilde karşılamak için buradayız. Alanında uzman avukatlarımız, geniş deneyimleri ve derin bilgi birikimleri ile sizlere en iyi hizmeti sunmayı amaçlamaktadır. Her türlü hukuki konuda danışmanlık almak, dava süreçlerinizi başlatmak veya mevcut hukuki meselelerinizi değerlendirmek için bizimle iletişime geçebilirsiniz. Ekin Hukuk Bürosu ile iletişime geçerek, hukuki sorunlarınıza hızlı ve etkili çözümler bulabilirsiniz. Güvenilir ve uzman ekibimizle yanınızdayız.

Av. Ahmet EKİN & Stj. Av. Evrim ÜSTÜNDAĞ

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu