Tanık Delili (HMK m. 240 – 265)
Taraflar arasında anlaşmazlık olan olaylar ve durumlarla ilgili olarak bilgisi veya görgüsü olan kişilerdir. Tanık, takdiri bir kanıttır ve tanıklığının doğruluğu konusunda şüphe uyandıran durumlar olduğunda, bunu taraflardan biri iddia edebilir ve kanıtlayabilir (HMK m.255).
Herkes potansiyel olarak tanık olarak dinlenebilir. Tanık, olayı görmüş olmak zorunda değildir; başka birinden duyduğunu da ifade edebilir. Ancak, isticvap edilen kişiler tanık olarak dinlenemezler.
Davada taraf olmayan kişiler de tanık olarak gösterilebilir (HMK m.240/1). Tanık gösteren taraf, mahkemeye tanıklığı dinletmek istediği konuyu ve tanıkların adı, soyadı ve tebliğe uygun adreslerini içeren bir liste sunar. Bu listede belirtilmeyen kişiler tanık olarak dinlenemez ve ikinci bir liste verilemez (HMK m.240/2).
Tanık listesinde adres belirtilmemiş veya belirtilen adreste tanık bulunamamışsa, tarafın doğru adresi belirtmesi için işin niteliğine uygun bir süre verilir. Bu süre içinde doğru adres bildirilmez veya bildirilen yeni adres de doğru değilse, bu tanığın dinlenmesinden vazgeçilir (HMK m.240/3).
Tanıkların Çağrılması
Tanıklar davetiye ile çağrılır. Bu nedenle, taraflara duruşmada tanığı hazır bulundurma yükümlülüğü getirilemez.
HMK m.244’e göre tanıklara gönderilecek davetiyede şu bilgiler bulunur:
- Tanığın adı, soyadı ve açık adresi,
- Tarafların adı ve soyadı,
- Tanıklığın konusu,
- Tanığın hazır olması gereken yer, gün ve saat,
- Gelmemesi veya gelmesine rağmen tanıklıktan veya yemin etmekten kaçınmasının hukuki ve cezai sonuçları,
- Adalet Bakanlığı tarafından belirlenen tarifeye göre ücret ödeneceği.
Davetiyenin duruşma gününden en az bir hafta önce tebliğ edilmiş olması gerekir. Acele hallerde tanığın daha önce gelmesine karar verilebilir (HMK m.243/2).
Tanıklık Yapma Yükümlülüğü
Kanunda belirtilen hükümler saklı kalmak kaydıyla, tanıklık için çağrılan herkesin gelmesi zorunludur. Usulüne uygun olarak çağrıldığı halde mazeret bildirmeden gelmeyen tanık zorla getirilir, gelmemesi nedeniyle doğan masrafları ve beş yüz Türk lirasına kadar disiplin para cezasına çarptırılır.
Zorla getirilen tanık, daha önce gelmemesini haklı gösterecek sebepleri sonradan bildirirse, aleyhine verilen masraflar ve disiplin para cezası kaldırılır (HMK m.245).
Tanıklıktan Kaçınmanın Yaptırımları
Tanık, bir sebep göstermeden tanıklıktan kaçınır, yemin etmez veya mahkemece kabul edilmeyen bir sebep gösterdiği halde tanıklıktan kaçınırsa, beş yüz Türk lirasından beş bin Türk lirasına kadar disiplin para cezasına çarptırılır ve bu nedenle doğan masrafları ödemekle yükümlü tutulur. Bu durumda, yeniden dinlenmek üzere duruşma başka bir güne ertelenir (HMK m.253/1).
Tanık, kendisine sorulan sorulara cevap vermez veya yemin etmemekte diretirse, hâkim tarafından en fazla iki hafta süreyle disiplin hapsine mahkum edilebilir (HMK m.253/2).
Tanıkların Dinlenmesi
Tanıklar, davaya bakan mahkemede dinlenir. Gerçeğin ortaya çıkması için gerekirse, mahkeme tanığın olayın meydana geldiği veya şeyin bulunduğu yerde dinlenilmesine karar verebilir. Hasta veya engelli olduğu için mahkemeye gelemeyen tanığın bulunduğu yer mahkemesi tarafından dinlenmesi kararlaştırılabilir.
Mahkemenin yargı çevresi dışında bulunan tanığın, bulunduğu yer mahkemesi tarafından dinlenmesine de karar verilebilir. İstinabe usulüyle dinlenmesine karar verilen tanığın, nerede, hangi gün ve saatte dinleneceği, talep edilmesi halinde taraflara tebliğ edilir. Bu durumda, tanığın hangi hususlar hakkında dinleneceği hâkim tarafından belirlenir.
Tanıklıktan Çekinme Hakkı
Kanunda belirtilmiş durumlarda, tanık olarak çağrılan bir kişi tanıklıktan çekinebilir (HMK m.247/1).
Kişisel nedenlerle tanıklıktan çekinme sebepleri varsa, hâkim önceden tanık olarak çağrılan kişiye çekinme hakkının bulunduğunu hatırlatır (HMK m.247/2).
Tanıklıktan çekinen kişi, çekinme sebebini ve bu sebebi haklı gösterecek delili, dinleneceği günden önce yazılı olarak veya davet edildiği duruşmada sözlü olarak bildirmek zorundadır (HMK m.252/1). Çekinme sebeplerini ve dayanaklarını önceden bildirmiş olan tanık belirtilen gün mahkemeye gelmek zorunda değildir (HMK m.252/2). Mahkeme, duruşmada tarafları dinledikten sonra tanıklıktan çekinmenin haklı olup olmadığına karar verir (HMK m.252/3).
Çekinme Nedenleri
Tanıklar, kişisel nedenlerden dolayı tanıklıktan çekinebilirler:
- Bir tarafın nişanlısı olmak,
- Bir tarafın eşi olmak (evlilik bağı ortadan kalkmış olsa bile),
- Kendisi veya eşinin altsoy veya üstsoyu olmak,
- Taraflardan biri ile evlatlık ilişkisi bulunması,
- Koruyucu aile veya onların çocukları veya koruma altına alınan çocuk olmak,
- Üçüncü derece dahil olmak üzere kan veya evlilik bağı bulunan kayın hısımları olmak.
Tanıklar, sır nedeniyle de tanıklıktan çekinebilirler. Kanun gereği sır olarak saklanması gereken bilgiler hakkında tanıklığa başvurulacak kişiler, bu konuda tanıklıktan çekinebilirler.
Tanıklar, menfaat ihlali nedeniyle de tanıklıktan çekinebilirler:
- Tanığın ifadesi, mesleği veya sanatıyla ilgili sırların ifşa edilmesine yol açacaksa
- Tanığın ifadesi, kendisine veya yasada belirtilen kişilerden birine doğrudan maddi zarar verecekse
- Tanığın ifadesi, kendisinin veya yasada belirtilen kişilerden birinin onurunu veya saygınlığını zedeleyecek veya ceza soruşturması veya kovuşturmasına yol açacaksa
Av. Ahmet EKİN & Stj. Av. Kübra DEMİR