Konut Dokunulmazlığının İhlali Suçu ve Cezası (TCK m. 116)
Konut dokunulmazlığının ihlali suçu, bir kişinin konutuna veya işyerine rızasına aykırı olarak girmesi veya rıza ile girdikten sonra çıkmaması olarak tanımlanabilir.
Bu suç, Türk Ceza Kanunu’nun 116. maddesinde düzenlenmiştir. TCK m. 116’ya göre “Bir kimsenin konutuna, konutunun eklentilerine rızasına aykırı olarak giren veya rıza ile girdikten sonra buradan çıkmayan kişi, mağdurun şikayeti üzerine, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.”
Konut dokunulmazlığı, insanın konutunda ve konutuna dahil olan yerlerde kendi iradesine göre hareket etme özgürlüğüdür. Konut dokunulmazlığını ihlâl suçunun hukuksal konusunu, konut ve eklenti sayılan yerlerde kişilerin herhangi bir kaygı ve korku taşımadan yaşama hakları oluşturmaktadır.
Konut Dokunulmazlığının İhlali Suçunda Fail ve Mağdur
Suçun faili herkes olabilir. Ev sahibi de bu suçun faili olabilecektir. Mülkiyet hakkı konut dokunulmazlığını ihlâl etme hakkı vermez. Yani ev sahibi kiracısına karşı bu suçu işleyebilir.
Suçun mağduru konutuna rızası dışında girilen kimsedir. Herkes bu suçun mağduru olabilir.
Konut Dokunulmazlığının İhlali Suçunun Maddi Konusu
Suçun maddi konusu, konut ve eklentileridir.
Konut Nedir?
Konut, temel olarak bir evi ifade eder, ancak daha geniş bir bağlamda, bireyin kişisel faaliyetlere özgülediği herhangi bir mekanı kapsar.
Bir yerin konut olarak kabul edilebilmesi için üç temel koşulu taşıması gerekmektedir:
- Ailesel ve yaşamsal ihtiyaçları karşılamalıdır.
- Bir mekanın konut olarak kabul edilebilmesi için o yerin konut olarak özgülenmiş ve bu kullanımın dış dünyadan ayırt edilebilir bir şekilde ortaya konmuş olması gerekmektedir. Özellikle gece kalma ihtiyacının karşılanabilir olması, bir yerin konut olarak nitelendirilmesinde önemli bir göstergedir.
- Mekanın fiilen kullanılıyor olması gerekmektedir. İnşaatı tamamlanmış ancak henüz içine girilmemiş veya kiracısı çıkmış boş bir ev veya kullanılmayan, terk edilmiş bir kulübe veya harap durumda olan bir ev, konut olarak değerlendirilmez.
Eklenti Nedir?
Eklenti, doğrudan veya dolaylı olarak konuta bağlı olan ve fiilen konutun kullanılmasına yönelik olarak özgülenen veya onu tamamlayan mekanlardır. Bu tür yerlere giriş ve çıkışlar, konut sakinlerinin huzur ve sükûnunu ihlal eden eklenti olarak kabul edilir.
Eklentiden bahsedebilmek için failin o mekanı konuta özgülediği ve başkalarının girmesine izin vermediği iradesini yansıtacak somut işaretlerin varlığı gerekmektedir. Ancak bu mekanın duvar veya çitle çevrili olması, konuta bitişik veya çok yakın olması gerekmemektedir.
İşyeri ve Eklentileri
5237 sayılı Türk Ceza Yasası’na göre, işyerleri ve eklentileri de suçun maddi konusu kapsamında sayılmaktadır. Ancak bütün işyerlerinin değil, sadece açık bir rızaya gerek olmaksızın girilmesi alışılagelmiş olan yerler dışında kalan işyerleri ve eklentileri konut olarak kabul edilebilir.
Bir yerin konut olarak değerlendirilebilmesi için açık bir rızaya ihtiyaç duyulmaması gerekmektedir. Bir binanın okul olarak kullanıldığı durumda, eğitim faaliyeti sona erdikten sonra öğretmenlerin konakladığı yer konut olarak kabul edilir. Cezaevi koğuşları da kapıları kapatıldıktan sonra konut olarak değerlendirilir.
Konut Dokunulmazlığının İhlali Suçunda Fiil
Suçun temel unsuru, bir bireyin konutuna ya da konutunun eklentilerine izinsiz girmek veya rıza alarak içeri girdikten sonra çıkmamaktır.
Giriş, kişinin kapıdan veya normal olmayan bir şekilde tüm vücuduyla içeri girmesini ifade eder. Failin vücudunun konuta girmiş olması, suçun tamamlanması için yeterli olup, aralıktan bir kol, bacak ya da baş sokmak bu kapsama girmemektedir. Çıkmamak, konut sahibinin davranışlarıyla ayrılmaya çağrılmasına rağmen izinle girilen yerden çıkmamak, orada kalmaya devam etmektir. Bu suç, hem eylemsel bir hareketle gerçekleşebilir hem de ihmali bir davranışla işlenebilir.
Konut dokunulmazlığını ihlal suçunun oluşabilmesi için yetkili kişinin konuta girme konusunda rızasının bulunmaması gerekmektedir.
Konut sahibinin, konuta izinsiz girişten haberdar olmaması, aynı zamanda bu girişe rıza göstermediği anlamına gelir. Bu nedenle, konuta gizlice veya hileyle girilmişse, suçun işlendiği kabul edilir. Hak sahibinin rızasına dayalı olarak konuta girildikten sonra, bu rıza geri alındığında, konutun terk edilmesi gerekir; aksi takdirde suç işlenmiş olur.
Konut dokunulmazlığını ihlal suçunda, rızanın hukuken geçerli olması gerekmektedir. Kişinin konuta giriş konusunda yetkili olması yanında, açıklanan rızanın hile veya dolandırıcılıkla etkilenmemiş olması da önemlidir. Konut dokunulmazlığını ihlal suçunun oluşabilmesi için yetkili kişinin konuta giriş konusunda izni bulunmamalıdır.
Konut sahibinin, konuta izinsiz girişten haberdar olmaması, aynı zamanda bu girişe izin vermediği anlamına gelir. Bu nedenle, konuta gizlice veya hileyle girilmişse, suç oluşur. Konut sahibinin izniyle giriş yapıldıktan sonra, bu iznin geri alınması durumunda konutun terk edilmesi gerekmektedir; aksi takdirde söz konusu suç işlenmiş olur.
Konut dokunulmazlığını ihlal suçunun hukuka aykırılık niteliğini ortadan kaldıran iznin, hukuki olarak geçerli bir izin olması gerekmektedir. Kişinin konuta giriş konusunda izin verme yetkisine sahip olması yanında, verilen iznin hile veya dolandırıcılıkla etkilenmemiş olması önemlidir.
Cezanın Artırılmasını Gerektiren Haller
Cezanın artırılmasını gerektiren haller aşağıda sayılmıştır:
- Suçun silahla islenmesi,
- Suçun kişinin kendisini tanınmayacak bir hâle koyması suretiyle imzasız mektupla veya özel işaretlerle islenmesi,
- Suçun birden fazla kişi tarafından birlikte islenmesi,
- Suçun var olan veya var sayılan suç örgütlerinin oluşturdukları korkutucu güçten yararlanılarak islenmesi,
- Suçun kamu görevinin sağladığı nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle islenmesi,
- Suçun, cebir veya tehdit kullanılmak suretiyle ya da gece vakti islenmesi.
Hukuka Aykırılık Unsuru
Evlilik birliğinde aile bireylerinden veya konutun ya da işyerinin birden fazla kişi tarafından ortak kullanılması durumunda, bu kişilerden birinin izni, hukuki aykırılığı ortadan kaldırabilir. Ancak bu izin, meşru (hukuken korunan) bir amacı desteklemelidir.
Örneğin, konuttaki teknik bir arızanın onarılması için diğer kişinin bilgisi olmaksızın, eşlerden birinin tamircinin konuta girmesine izin vermesi durumunda, bu izin geçerli kabul edilir. Bununla birlikte, eşlerden biri başkasını zina yapmak üzere konuta kabul ederse, bu kişinin konuta girmesine izin verilmesi geçerli bir izin olarak kabul edilmez ve bu durumda diğer eşe karşı konut dokunulmazlığını ihlal suçu işlenmiş olur.
Konut Dokunulmazlığının İhlali Suçunun Manevi Unsuru
Konut dokunulmazlığını ihlal suçu, kasıtlı olarak işlenebilen bir suçtur. Suçun oluşabilmesi için failin niyeti veya amacı önemlidir.
Konut Dokunulmazlığının İhlali Suçuna Teşebbüs
Konut dokunulmazlığını ihlal suçuna teşebbüs mümkündür. Suç, failin konut sahibinin izni olmaksızın başkasının konutuna girmesi veya konut sahibinin izni sona erdiği halde konutta kalmaya devam ettiği anda tamamlanmış olur.
Konut Dokunulmazlığının İhlali Suçunda İştirak
Bu suça iştirakin her türlü biçimi mümkündür.
Konut Dokunulmazlığının İhlali Suçunda İçtima
Fail, girmek ve çıkmamak hareketlerinin ikisini de yaparsa gerçek içtima hükümleri uygulanmaz.
Yağma suçunun konut, işyeri veya bunların eklentilerinde işlenmesi; yağma suçunun ağırlaştırıcı nedeni olarak düzenlenmiştir. Bu nedenle yağma suçunun bu yerlerde işlenmesi halinde faile tek ceza verilir.
Konut dokunulmazlığını ihlâl suçunun işlenmesi sırasında kasten yaralama suçunun sonucu nedeniyle ağırlaşmış biçimleri gerçekleşebilir. Bu durumda gerçek içtima hükümleri uygulanır ve fail ayrıca kasten yaralama suçuna ilişkin hükümlerden dolayı cezalandırılır.
Muhakeme ve Yaptırım
Konut dokunulmazlığını ihlâl suçunun temel biçimi için kovuşturmanın başlatılabilmesi şikâyete bağlıdır. Ancak eylemin, cebir veya tehdit kullanılarak ya da gece vakti işlenmesi durumunda, kovuşturma re’sen yapılır.
Gündüz vakti gerçekleşen konut dokunulmazlığını ihlâl suçunda, eşler birlikte şikâyetçi olmuşsa, şikâyetten ancak birlikte vazgeçebilirler.
Hırsızlık suçunun işlenmesi amacıyla konut dokunulmazlığının ihlâli suçunun işlenmesi durumunda, bu suçtan dolayı soruşturma ve kovuşturma yapılabilmesi için şikâyet aranmaz.
Konut dokunulmazlığının ihlali suçunun yaptırımı, Türk Ceza Kanunu’nun 116. maddesine göre altı aydan iki yıla kadar hapis cezasıdır. Bu ceza, mağdurun şikayeti üzerine verilir ve şikayet süresi üç aydır. Ancak, bazı durumlarda ceza indirimi veya kaldırılması söz konusu olabilir. Örneğin, failin mağdurun akrabası veya yakın arkadaşı olması, failin mağdurdan önce başka bir suç işlememiş olması, failin mağdurun rızasını alarak konutuna girmesi gibi hallerde ceza yarı oranında indirilir. Ayrıca, failin konuttan çıkmaması nedeniyle mağdurun zarar görmemesi veya failin konuttan çıkması için mağdurun kendisine yeterli süre vermemesi halinde de ceza kaldırılır.
Ekin Hukuk Bürosu olarak Ceza Hukuku alanında uzman avukat kadromuzla iletişime geçmek ve dava ve işlemlerinizi takip etmek için bize ulaşabilirsiniz.
Stj. Av. Nesrin KOŞAR & Av. Ahmet EKİN