Tehdit Suçu: Kızlarını Dağa Kaldırım
“Açın kapıyı, davanızı geri alacaksınız, davaya geri almazsanız kızlarını dağa kaldırırım” biçimindeki sözler tehdit suçunu oluşturur. Yargıtay 4. Ceza Dairesi Esas: 2014/32031, Karar: 2018/19060, K. Tarihi: 06.11.2018 |
Tehdit suçu cezası Türk Ceza Kanunu’nun 106. maddesinde 3 fıkra olarak düzenlenmiştir.
Tehdit suçu gerçekleşmesi failin iradesine bağlı olan bir kötülüğün, belli bir kişiye karşı ileride muhtemelen gerçekleşecek gibi gösterilmesidir. Bu suç ancak kasten işlenebilir ve haksız bir zarar vereceğini veya kötülük edeceğini failin kişiye bildirmesiyle oluşur.
Tehdit suçu meydana gelmesi failin iradesine bağlı olan bir kötülüğün, belli bir kişiye karşı gelecekte muhtemelen gerçekleşecekmiş gibi gösterilmesi ile oluşur. Tehdit suçu, haksız bir zarara veya kötülüğe uğratılacağının bir kimseye bildirilmesiyle işlenir. Tehdit suçunun oluşmasına neden olan bildirim sözlü veya davranış yoluyla meydana gelebilir.
Yargıtay 4. Ceza Dairesi’nin 2014/32031 Esas, 2018/19060 Karar sayılı ve 06.11.2018 tarihli ilamında; “Açın kapıyı, davanızı geri alacaksınız, davaya geri almazsanız kızlarını dağa kaldırırım” biçimindeki sözler tehdit suçunu oluşturulduğu içtihat edilmiştir.
Yargıtay 4. Ceza Dairesi Esas: 2014/32031, Karar: 2018/19060, K. Tarihi: 06.11.2018 Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; 1)Sanığın katılana söylediği kabul edilen, “açın kapıyı, davanızı geri alacaksınız, davayı geri almazsanız kızlarını dağa kaldırırım” biçimdeki sözlerin, TCK’nın 106/1. maddesinin 1. cümlesinde düzenlenen tehdit suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfında hataya düşülerek, şantaj suçundan hüküm kurulması, 2)Sanığın eyleminin TCK’nın 106/1. maddesinin 1. cümlesinde düzenlenen suçu oluşturduğunun kabul edilmesi halinde ise, 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK’nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğu anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması, Kanuna aykırı, sanık …’ın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 06/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. |